Nezaket ÇETİN
Tekstil ve hazır giyim sektöründe faaliyet gösteren Yeşim Grup, küresel pazarda büyümeyi hedefliyor. İplikten mamul ürüne kadar uzanan entegre üretim yapısının kendilerine önemli avantajlar sağladığını belirten Yeşim Grup CEO’su Şenol Şankaya, Bu entegre yapı sayesinde tedarik zincirinin büyük bir bölümünü kontrol ettiklerini, böylece üretim sürelerini kısaltıp maliyetleri optimize ettiklerini ve bu sayede pazara hızlı yanıt verebildiklerini söyledi.
“Kaliteyi baştan sona yönetme imkânı buluyor ve müşterilerimize istikrarlı, yüksek standartlarda ürünler sunuyoruz. Bu bütünsel yaklaşım, müşteri memnuniyetini artırırken markalar için güvenilir bir iş ortağı olmamızı sağlıyor” diyen Şankaya, entegre üretim modelinin rekabet güçlerini artırdığını ve küresel ölçekte hızla değişen talep ve beklentilere karşı esneklik sunduğunu ifade etti.
“Yalın yönetim felsefesini esas alıyoruz”
Günlük 400 bin adet gibi yüksek hacimli üretimi yönetirken uyguladıkları kalite kontrol süreçlerini açıklayan Şankaya, “2006 yılından bu yana yalın yönetim felsefesini esas alıyoruz. ‘İlk seferde doğru üretim’ anlayışıyla hammadde girişinden kesim, dikim, ütü ve paketlemeye kadar her aşamada kalite kontrol ekiplerimiz aktif görev alıyor” diye anlattı.
Yalın yönetimin getirdiği sürekli iyileştirme kültürü sayesinde süreçlerdeki olası hataları oluşmadan önce tespit ettiklerini söyleyen Şankaya, “Kalite kontrolü sadece son aşamada değil, üretimin tüm süreçlerine entegre ediyoruz. Dijital sistemlerle kalite performanslarını anlık takip ediyor, veriye dayalı iyileştirmeleri hızlı şekilde devreye alıyoruz. Eğitim ve motivasyon programlarımızla çalışanlarımızın kalite bilincini sürekli geliştiriyor, onları sürecin aktif bir parçası haline getiriyoruz” dedi.
2025 için Mısır’da yüzde 15 büyüme
Şirketin küresel büyüme stratejisinde Mısır ve Moldova’daki üretim tesislerinin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Şankaya, “Özellikle Mısır, lojistik ve ihracat avantajları açısından önemli fırsatlar sunuyor. 2025 yılı sonuna kadar aktif hale gelmesini hedeflediğimiz entegre kumaş ve iplik fabrikamızın kurulum süreci ise devam ediyor.
Bu yatırımla birlikte 2030’a kadar toplam çalışan sayımızı 20 bine çıkarmayı hedefliyoruz” diye konuştu. Son iki yıldır Mısır’daki otomasyon projelerine yatırım yaptıklarını söyleyen Şankaya, “Geleceğin üretim teknolojilerine odaklanıyor, dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik ekseninde büyümeyi sürdürüyoruz. 2025 için Mısır’da yüzde 15 büyüme hedefi koyduk ve bu doğrultuda kararlılıkla ilerliyoruz” dedi.
“Küresel ölçekte daha da güçleneceğiz”
2027’ye kadar öncelikli yatırım alanları ve stratejik hedeflerini de aktaran Şankaya, “Özellikle Mısır’da büyük yatırımlar planlıyoruz. Hazır giyim tesisimizi büyütmenin yanında entegre kumaş ve iplik üretimini devreye alacağız. Bu adımla dikey entegrasyonumuzu küresel ölçekte daha da güçlendireceğiz” dedi. Ayrıca otomasyon ve dijitalleşme projelerinin devam edeceğini belirten Şankaya, “Üretim verimliliğini artırmak ve maliyetleri optimize etmek için geleceğin teknolojilerini iş süreçlerimize entegre ediyoruz. Aynı zamanda sürdürülebilirlikten ödün vermeden çevre dostu ürünler ve yeşil teknolojilerle sektörün dönüşümüne katkı sağlamayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
2024 yılını zorlu geçirdiklerini ancak 2025’in ilk çeyreğinde toparlanma sinyalleri aldıklarını belirten Şankaya, “Artan maliyetler, döviz kuru dalgalanmaları ve küresel belirsizlikler tüm sektörde etkili oldu. Ancak Mısır’da gerçekleştirdiğimiz 350 milyon dolarlık yatırım sayesinde üretim kapasitemizi artırdık ve istihdamda ciddi büyüme sağladık” dedi. Şankaya, Türkiye ekonomisinde fiyat istikrarının sağlanması ve Avrupa ile ABD pazarlarındaki toparlanma süreciyle ihracatta artış beklediklerini söyledi. Bu sürecin başarısının sürdürülebilir üretim, maliyet yönetimi ve inovasyon odaklı büyüme stratejileriyle doğru orantılı olduğunu dile getirdi.