İran ve İsrail savaşının gölgesinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz indirim kararını açıkladı. Savaşın etkileri ve jeopolitik sorunlar karşısında faizi sabit tutan TCMB, gerekli olması durumda tüm adımları atacaklarını paylaştı. Kararın ardından yabancılar da Merkez’in temmuz hamlesini yorumladı. Beklentilerini paylaşan Citi ve JPMorgan ekonomistleri temmuz ayında indirim gelebileceğini tahmin etti. Citi ekonomistleri İlker Domaç ve Gültekin Işıklar öngörülemeyen şoklar olmadığı takdirde, temmuz ayı toplantısında 250 baz puanlık indirim gelebileceğini belirtti. Raporda enflasyon görünümü konusunda temkinli olduğunu belirten ekonomistler, yıllık enflasyonun 2025 sonunda yüzde 30’a gerileyeceği ancak risklerin yukarı yönlü olduğu görüşüne yer verdi.
JPMorgan: Yıl sonunda hedef 36
JPMorgan Türkiye Ekonomisti Fatih Akçelik tarafından kaleme alınan raporda Para Politikası Kurulu’nun (PPK), tahminlerine paralel olarak bir haftalık repo faizini yüzde 46, gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 49’da tutarak ihtiyatlı bir karar aldığını belirtti. TCMB’nin, hanehalkının dolarizasyonunun önüne geçmek için yıl boyunca politika faizini manşet enflasyonun üzerinde tutacağı öngörüldü. TCMB’nin sözlü yönlendirmesinin Mayıs toplantısına kıyasla daha güvercin tonda olduğu belirtilen raporda “Beklentilerimiz doğrultusunda 24 Temmuz’daki bir sonraki toplantısında faiz indirimi döngüsüne devam edilebilir. Yılın ikinci yarısında her toplantıda 250 baz puanlık indirimle yıl sonunda politika faizini yüzde 36’ya çekeceği yönündeki beklentimizi koruyoruz” ifadelerine yer verildi.
Deutsche Bank: Ufukta faiz indirimi var
Deutsche Bank paylaştığı raporda Temmuz’da indiriminin ‘ufukta göründüğünü’ belirtti. Raporda, temmuz ayında olası bir gevşeme döngüsünün yeniden başlatılabileceği ima edilirken, Merkez’in sabırlı bir duruş sergilemeyi tercih ettiği ifade edildi. Raporda “İzlenmesi gereken temel faktörler arasında gelir politikasındaki gelişmeler, rezerv birikim hızı ve enflasyon eğilimleri yer alıyor. Temmuz ayında indirim döngüsünün başlayacağı ve politika faizinin yüzde 43,5’e ineceği görüşümüzü koruyoruz. Yıl sonuna kadar devam eden faiz indirimleriyle politika faizi 2025 sonunda yüzde 37,5’e çekilebilir.” Petrol fiyatlarında bir artış veya risk algısında bir bozulmanın, temel senaryolarından daha yavaş bir gevşeme döngüsüne yol açabileceği de vurgulandı.
“Hürmüz kesilirse petrol 130 doları geçer”
Citibank analistleri, İran-İsrail çatışmalarının tırmanmasının, savaşın İran’ın günlük petrol ihracatını 1,1 milyon varil aksatması halinde Brent petrol fiyatlarının çatışma öncesi seviyelerin yaklaşık %15 ila %20 üzerinde işlem görebileceğini bildirdi. Citi, “Bu da Brent fiyatlarının 75 ila 78 dolar/varil aralığında olması gerektiği anlamına geliyor” yorumunu yaptı. Fiyatlar mayıs ayında varil başına 65 dolar civarında seyrediyordu. JP Morgan da yayınladığı bir notta, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasını da içeren daha geniş bir bölgesel çatışmanın en uç durumunda, petrol fiyatlarının varil başına 120- 130 dolara yükselebileceğini tahmin ettiğini söyledi. OPEC’in üçüncü en büyük üreticisi olan İran, günde yaklaşık 3.3 milyon varil (bpd) ham petrol çıkarıyor. Citi’ye göre, birkaç aylık bir süre zarfında yaklaşık 3 milyon varillik bir kesinti, fiyatları 90 dolar seviyesine çıkarabilir. Hürmüz Boğazı’nın kapanması fiyatlarda keskin bir artışa neden olabilir, ancak Citi çabaların hızlı bir şekilde yeniden açılmaya odaklanacağı için bunun kısa süreli olacağına inanıyor.