Altın fiyatları, rekor seviyelere yükseldiği 2024 yılında tarihi anlar yaşadı. Bir piyasa stratejistine göre, dünya önemli jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerle boğuşurken 2025 de aynı derecede hareketli geçebilir.
Altın fiyatları için State Street’ten aralık tahmini!
Asyalı tüketiciler, 2024’te yılın başlarında fiyatların rekor seviyelere çıkmasına yardımcı oldu. Çünkü, benzeri olmayan bir talep yarattılar. Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, merkez bankaları da yılın ilk yarısında rekor hızda altın satın aldı. State Street Global Advisors Baş Altın Stratejisti George Milling-Stanley, 2025’in altın fiyatları için heyecan verici ve potansiyel olarak rekor kıran bir yıl olmasını bekliyor. Altın piyasasının 2.600 doların üzerindeki sağlam desteğini sürdürmesiyle fiyatlar bu yıl %25’ten fazla artış gösterdi. Kasım sonundaki zirvesinde altın fiyatları %30’un üzerinde artarak 1979’dan bu yana en iyi kazancını elde etti.
Milling-Stanley’in State Street’teki ekibi 2025 yılı için resmi altın fiyatları tahminlerini yayınladı. Yatırım firması altın fiyatlarının 2.600 ila 2.900 dolar arasında işlem görme olasılığını %50 olarak görüyor. Analistler fiyatların 2.900 ila 3.100 dolar arasında işlem görme olasılığını %30 olarak değerlendiriyor. State Street, altın fiyatlarının 2.200 ila 2.600 dolar arasına düşme ihtimalinin %20 olduğunu tahmin ediyor. Analist, “Bunun anlamı, altının 2025’te olduğu yerde kalacağından ya da daha da yükseleceğinden %80 emin olduğumuzdur” diyor.
“2025’te volatiliteye hazırlıklı olun!”
State Street’in tahmininin dikkate değer bir yönü, beklenen fiyat hareketinin daha geniş bir aralıkta olması. Milling-Stanley bu geniş aralığın finansal piyasalarda artan belirsizliği yansıttığını açıklıyor. Analist, altın fiyatlarının 2025 yılında daha yüksek seyretmesini bekliyor. Ancak, yatırımcıların yüksek volatiliteye hazırlıklı olması gerektiğini de belirtiyor.
Birçok analist Fed’in para politikasının altın piyasası için en büyük riski oluşturduğunu söylüyor. Milling-Stanley bunu daha geniş manzarada bir yan gösteri olarak tanımlıyor. Fed’in para politikasına ilişkin yatırımcı beklentileri değişti. Bu yüzden, altın fiyatları son iki aydır konsolide oluyor. Geçtiğimiz hafta Fed 2025 yılında sadece iki faiz indirimi planladıklarının sinyalini verdi. Bu durum, Eylül ayında dört faiz indirimi öngören tahminleriyle tezat oluşturuyor.
“Fed’in para politikası 2025’te altında sürekli bir zayıflık yaratmayacak!”
Milling-Stanley, daha yavaş bir gevşeme döngüsünün ABD dolarını destekleyeceğini söylüyor. Ancak altının geçtiğimiz yıl çok daha geniş bir küresel finansal varlık olduğunu kanıtladığını belirtiyor. Milling-Stanley, 2024’ün başında Fed’in şahin tutumunun altın fiyatlarının rekor seviyelere ulaşmasını engellemediğini kaydediyor. Ayrıca, 2025’te de daha fazla yükselişe engel olmasını beklemediğini söylüyor. Analist, Fed’in para politikasının 2025 yılında altında sürekli bir zayıflık yaratmasını beklemiyor.
Fed’in gelecek yıl daha şahin bir duruş sergilemek zorunda kalması halinde, bunun muhtemelen yükselen enflasyondan kaynaklanacağını söylüyor. Ayrıca, bunun da altın fiyatları için olumlu olacağını sözlerine ekliyor. Bu bağlamda analist, “Fed, gelecek yıl ne yaparsa yapsın, portföyünüzde bir miktar altın tutmak için sağlam bir ekonomik durum var” diyor.
Altın fiyatları için en büyük itici güç ne olacak?
Milling-Stanley merkez bankası talebinin piyasada baskın bir güç olmaya devam etmesini bekliyor. Analist, “Başta gelişmekte olan piyasalarda olmak üzere merkez bankaları toplam son kullanıcı talebinin %15’inden fazlasını karşılıyor. Ayrıca, bu eğilimin önümüzdeki 14 yıl boyunca devam etmesi mümkün” diyor. Aynı zamanda Milling-Stanley, tüketicilerin kendilerini ekonomik belirsizlik ve jeopolitik istikrarsızlıktan korumak istemeleri nedeniyle 2025 yılına kadar Asya’dan güçlü bir talep geleceğini öngörüyor. Bu doğrultuda analist, şu açıklamayı yapıyor:
Çin ekonomisi zor durumda, bu nedenle ortalama bir Çinli yatırımcı yerel borsadan korkarak kaçıyor. Peki ne yapıyor? Binlerce yıldır altın olan geleneksel yatırıma yöneliyor. Ancak alım yapanlar sadece Çinliler değil. Başta Hindistan ve Çin olmak üzere, Vietnam, Kore ve Tayland’daki ilave alımlarla birlikte gelişmekte olan piyasa talebinde önemli bir canlanma görüyoruz.
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da, Facebook‘ta ve Instagram‘da takip edin ve Telegram ve YouTube kanalımıza katılın!