ABD Başkanı Donald Trump, uluslararası vergi politikalarında tansiyonu artıracak bir karar alarak, ABD’de faaliyet gösteren yabancı ülke vatandaşları ve şirketleri için vergi oranlarını iki katına çıkarma tehdidinde bulundu. Bu karar, ABD’li çok uluslu şirketlere karşı uygulanan “ayrımcı” vergilere misilleme olarak gündeme geldi.
Trump, 1934 yılında kabul edilen ve nadiren uygulanan ABD vergi yasasının 891. Bölümü’ne dayanarak, yabancı ülkelere yönelik cezalandırıcı vergi düzenlemeleri yapabileceğini belirtti. Bu düzenleme, yabancı ülkelerin ABD vatandaşlarına veya şirketlerine ayrımcı vergiler uygulaması halinde, misilleme vergileri için başkana yetki veriyor. Trump, Hazine Bakanlığı’ndan bu tür ayrımcı uygulamaların araştırılmasını istediğini ifade etti.
“Önce Amerika” politikası ve vergi misillemesi
Trump, açıklamasında, “Önce Amerika” politikası doğrultusunda, ABD ekonomisinin çıkarlarını savunmaya kararlı olduğunu vurguladı. Özellikle Avrupa ülkelerinin dijital hizmet vergileri ve OECD’nin minimum kurumlar vergisi düzenlemelerine karşı çıkan Trump, bu anlaşmaların ABD şirketlerine zarar verdiğini belirtti.
Trump, “Amerikan şirketlerine yönelik bu haksız uygulamalara göz yummayacağız. Eğer bir ülke bizim şirketlerimizi hedef alıyorsa, biz de onların vatandaşlarına ve şirketlerine aynısını yaparız” dedi.
OECD küresel vergi anlaşmasından çekilme
Trump yönetimi ayrıca, OECD’nin çok uluslu şirketlere yönelik küresel vergi anlaşmasına ABD’nin verdiği desteği geri çektiğini duyurdu. Bu anlaşma, büyük teknoloji şirketlerine yönelik dijital hizmet vergilerini ve asgari kurumlar vergisini düzenlemeyi hedefliyordu. Ancak Trump, bu düzenlemelerin ABD ekonomisine zarar vereceğini savundu.
Uzmanlardan yorumlar
Vergi yasası uzmanı Alex Parker, 891. Bölüm’ün kullanılmasının “en uç seçenek” olduğunu belirterek, “Yasanın dili, bunun ya tamamen uygulanması ya da hiç uygulanmaması gerektiğini söylüyor. Bu durum, Trump yönetiminin uluslararası vergi rejimlerine karşı ciddi bir duruş sergilediğini gösteriyor” dedi.
Trump’ın bu hamlesi, uluslararası vergi düzenlemelerinde ABD’nin izlediği politikaların değişeceğine dair güçlü bir sinyal olarak değerlendiriliyor. Ancak bu kararın küresel ticaret ve diplomasi üzerindeki etkileri zamanla netleşecek.
