ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, hükümet harcamalarının GSYH (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) hesaplamalarından çıkarılacağını duyurdu. Fox News Channel’ın “Sunday Morning Futures” programına konuk olan Lutnick, bu değişiklikle birlikte ekonomik verilerin daha şeffaf hale getirileceğini belirtti.
Lutnick, hükümet harcamalarının GSYH hesaplamalarına dahil edilmesini eleştirerek, “Hükümetlerin tarihsel olarak GSYH ile oynadığını biliyorsunuz. Bu yüzden bu ikisini ayıracağım ve şeffaf hale getireceğim” ifadelerini kullandı.
Ticaret Bakanı, ABD’nin ithalata yönelik gümrük vergileri, kamu harcamalarında kesintiler ve işten çıkarmalar yoluyla ekonomisini küçültmeye çalıştığı yönündeki eleştirileri ise reddetti.
Resesyon endişelerine cevap: Hayır, hayır, hayır
Lutnick, Trump yönetiminin ekonomi politikalarının ABD’yi resesyona sürükleyip sürüklemeyeceği yönündeki soruya “Hayır, hayır, hayır” şeklinde yanıt verdi. Ancak son veriler, tüketici harcamalarının azalması ve ticaret açığındaki artış nedeniyle ABD ekonomisinin ilk çeyrekte daralma riski taşıdığına işaret ediyor.
Federal hükümet harcamalarının, GSYH’nin yaklaşık yüzde 6,5’ini oluşturduğu ve ABD ekonomisinin dördüncü çeyrekteki yüzde 2,3’lük büyüme oranına 0,25 puanlık katkı sağladığı belirtiliyor. Lutnick, özellikle savunma harcamalarının GSYH’ye etkisine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Eğer hükümet bir tank satın alırsa bu GSYH olarak sayılıyor, ancak bir tank satın almayı düşünmeleri için 1.000 kişiye ödeme yapmak GSYH değildir. Bu, boşa harcanan paradır.”
Bu açıklamalar, ABD’nin ekonomik verileri nasıl hesaplayacağına dair önemli bir değişikliğe işaret ediyor. Hükümet harcamalarının GSYH’den çıkarılması durumunda, ABD ekonomisinin büyüme oranlarında önemli farklılıklar görülebileceği tahmin ediliyor. Ancak bu değişikliğin ne zaman yürürlüğe gireceği konusunda net bir tarih verilmedi.
Ekonomi politikalarında yeni dönem başlıyor
Beyaz Saray’ın ekonomi politikalarına yönelik bu yeni yaklaşım, Trump yönetiminin devlet harcamalarını azaltma ve özel sektör odaklı büyümeyi teşvik etme planlarının bir parçası olarak yorumlanıyor. Ekonomistler, bu değişikliğin ABD’nin resmi büyüme rakamlarını nasıl etkileyeceğini ve yatırımcı güvenini nasıl şekillendireceğini yakından takip ediyor.
