Çin merkezli sosyal medya platformu TikTok, “sömürücü” olarak tanımladığı tüm dilencilik türlerinin platformda yer almasına izin vermediğini savunuyor. Ancak, İngiliz gazetesi Observer’ın ortaya koyduğu bulgular bu açıklamayla çelişiyor. Gazeteye göre, aralarında çocukların da bulunduğu bazı kullanıcıların canlı yayınlar aracılığıyla dilencilik yaptığı görülüyor ve bu yayınlar TikTok algoritması tarafından öne çıkarılıyor.
CNBC-e’nin haberine göre Observer, platformun bu tür yayınlardan gelir sağladığını ve kullanıcıların elde ettiği gelirin yaklaşık yüzde 70’ine komisyon olarak el koyduğunu iddia ediyor. TikTok ise canlı yayınlarla ilgili katı kuralları olduğunu ifade ediyor. Haberde, Ocak-Nisan 2025 döneminde Endonezya, Pakistan, Afganistan, Suriye, Mısır ve Kenya gibi ülkelerde yapılan yayınlara dair incelemeler yer alıyor.
Çocuklar canlı yayınların merkezinde
Yapılan araştırmalar, bazı videolarda çocukların izleyicilerden destek istediğini, “Lütfen bizi destekleyin. Çok fakiriz” gibi ifadeler kullandığını gösteriyor. Canlı yayınlarda çocuklar, sanal “hediyeler” için izleyicilere yalvarırken, bu hediyeler daha sonra paraya çevrilebiliyor. Observer tarafından analiz edilen videolardan birinin Afganistan, diğerinin Pakistan’da çekildiği düşünülüyor. Yayınlarda aileler çoğunlukla ev ortamında yer alıyor, ancak bu hesapları kimin yönettiği net değil.
Observer, bu tür yayınların bireysel değil, daha büyük bir yapı tarafından organize edilmiş olabileceğine dikkat çekiyor. Bazı kullanıcıların sadece dilenmekle kalmayıp, fiziksel sınırlarını zorlayan tehlikeli gösteriler yaptığı, uykusuz kaldığı ya da çamura bulandığı kayıtlar da yer alıyor.
Platform üzerinde neredeyse her gün farklı çocukları yayınlarında gösteren bir kullanıcı da tespit edildi. Çocuklara genellikle yetişkinler eşlik ediyor. Hesap hakkında yapılan şikâyetin ardından platformun hesabı yalnızca iki saat askıya aldığı belirtiliyor.
BM’den TikTok’a sert eleştiri
Birleşmiş Milletler Aşırı Yoksulluk ve İnsan Hakları Özel Raportörü Olivier de Schutter, Observer’ın bulguları sonrası TikTok’u “insanların acılarından kazanç sağlamakla” eleştirdi. De Schutter, “İnsanların acılarından pay almak, dijital yağmadan başka bir şey değil. TikTok’u, sömürücü dilencilikle mücadele için kendi kurallarını uygulamaya ve kırılgan topluluklardan aldığı payı yeniden değerlendirmeye çağırıyorum” dedi.
TikTok: Kurallarımız net
TikTok ise canlı yayın politikalarının açık olduğunu ve çocukların yer aldığı dilencilik içeriklerine izin verilmediğini açıkladı. Platform, ayda 4 milyondan fazla canlı yayını durdurduklarını belirtirken, bazı hesapların da kapatıldığını duyurdu.
Platformda canlı yayın açmak için en az 1000 takipçiye sahip olmak ve 18 yaşını doldurmuş olmak gerekiyor. Ayrıca, yayından gelir elde edebilmek için kimlik doğrulaması zorunlu. Ancak, yayında görünen kişinin bu gelirden doğrudan faydalanıp faydalanmadığı sistem tarafından izlenemiyor. Bu durum, çocukların yer aldığı bazı yayınlarda kuralların esnetilmesine neden olabiliyor.
Gelirin büyük kısmı platforma kalıyor
TikTok, canlı yayınlardan alınan komisyon oranlarının değişiklik gösterdiğini savunsa da Observer, platformun kullanıcıya gönderilen hediyelerin yaklaşık yüzde 70’ini aldığı iddiasını yineliyor. Yayıncılar, hediyeler karşılığında ‘elmas’ ile ödüllendiriliyor ve bu elmasların gerçek değeri, komisyon kesintileri sonrası oldukça düşüyor. Kullanıcının eline geçen miktar, bazen hediyenin yalnızca yüzde 30’una kadar inebiliyor.
TikTok daha önce de benzer iddialarla gündeme gelmişti. BBC, 2022 yılında Suriyeli mülteci ailelerin kamp ortamından yaptığı dilencilik yayınlarını incelemiş ve TikTok, bu içeriklerden “derin endişe” duyduğunu belirtmişti. 2023 yılında ise Al Jazeera, Endonezya’daki bazı yetimhanelerin uyuyan çocukları göstererek bağış topladığını ortaya koymuştu.