Bugün: Temmuz 7, 2025
Temmuz 6, 2025
4 dk. okuma

Sualtı ömrüne dijital nefes

Başak Nur GÖKÇAM/İSTANBUL
[email protected]

Aldığımız her üç ne­festen ikisini denizle­re borçluyuz. Ancak o nefesi sağlayan deniz altı ekosistemleri, iklim krizi ve insan baskısı gibi nedenler­le her geçen gün daha kırıl­gan hale geliyor. Nitekim Do­ğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) ‘2024 Yaşayan Geze­gen Raporu’na göre dünya­da son 50 yılda, izlenen de­niz canlılarının popülasyon­larında ortalama yüzde 56 düşüş yaşandı. Yani denizin korunmaya ihtiyacı var.

Bu kapsamda Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Ko­ruma Derneği (DYKD) iş birli­ğinde 2022 yılında başlatılan ‘Denize +1 Nefes’ projesinin dördüncü fazı bu anlayışla hayata geçirildi. Bu yeni aşa­mada, DYKD’nin geliştirdiği ve Anadolu Efes’in desteğiy­le hayata geçirilen Mavi At­las uygulaması kamuoyuyla paylaşıldı.

İlk dijital biyoçeşitlilik haritası oluşturulacak

Anadolu Efes ve Deniz Ya­şamını Koruma Derneği (DY­KD), denizlerin korunması adına yürüttükleri ‘Denize +1 Nefes’ projesini, vatandaş katılımını odağına alan Ma­vi Atlas uygulamasıyla ye­ni bir boyuta taşıdı. Mavi At­las sayesinde herkes, deniz canlılarına dair gözlemleri­ni konum bilgisiyle birlikte sisteme kaydedebilecek. Bu verilerle Türkiye’nin ilk diji­tal su altı biyoçeşitlilik hari­tası oluşturulacak. Uygula­ma, deniz ekosistemlerinin izlenmesi, iklim modelleme­si ve yeni deniz koruma alan­larının belirlenmesi gibi bi­limsel ve stratejik çalışmala­ra önemli katkılar sunacak. Vatandaşlar ayrıca bu uygu­lama üzerinden deniz canlı­ları hakkında birçok bilgiye erişerek hem farkındalıkla­rını artıracak hem de ekosis­temin korunmasına bilinçli şekilde katkı sağlayabilecek.

“Hedefimizi daha ileri taşıyoruz”

Projeye ilişkin konuşan Anadolu Efes Bira Grubu Başkanı ve CEO’su Onur Al­türk, “Dünya Ekonomik Fo­rumu’nun 2022 verilerine göre, biyoçeşitlilik kaybı ve ekosistem çöküşü, önümüz­deki on yılın en büyük üç kü­resel riski arasında yer alıyor. Yaptığımız önceliklendirme analizlerinde paydaşlarımı­zın nezdinde bu konunun daha da öne çıkmaya başla­dığını gördük. Bu kapsamda 2022’de DYKD ile başlattığı­mız Denize +1 Nefes projesiy­le Marmara’daki mercanla­ra yeniden hayat verebilmek için yola çıkmaya karar ver­dik. Yeni mercan bahçeleri oluşabilmesi için adımlar at­tık, bununla birlikte su altı­na izleme sistemleri kurduk. Bu yıl ise çabamızı daha da ileri taşıyıp Mavi Atlas uygu­lamasına destek vererek su altı yaşamının haritasının çı­karmasına katkı sağlıyoruz. Bu yalnızca bir bilimsel veri projesi değil, aynı zamanda doğayla kurduğumuz ilişki­yi yeniden tanımlamak için bir yolculuk, kolektif hafıza ve hepimize yöneltilmiş bir çağrıdır” diye konuştu.

“Mavi Atlas uygulaması­nın temel amacının, deniz­lerde ve sulak alanlarda ya­şayan canlıların dijital ola­rak kayıt altına alınması, korunması gereken alan­ların görünür kılınması ve toplumsal farkındalığın ar­tırılması olduğuna vurgu yapan Deniz Yaşamını Koru­ma Derneği (DYKD Başkanı Volkan Narcı da, “Bu konu­yu bu kadar önemsememi­zin nedeni, yalnızca Akde­niz’e baktığımızda bile son 50 yılda toplam balık popü­lasyonunun yüzde 34 ora­nında azalmış olmasıdır. Deniz yaşamını korumak; doğa, iklim ve gelecek için bir zorunluluk. Mavi Atlas, bu çabanın bir parçası olarak doğayı birlikte izlemek, bel­gelemek ve kolektif bir hafı­zaya dönüştürmek amacı ta­şıyor” dedi.

“Paydaşlarımızın en büyük endişesi biyoçeşitlilikti”

Projeye ilişkin konuşan Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü (CCAO) Selda Susal Saatçi ise, “Biz sürdürülebilirlik stratejimizi belirlerken, her zaman için sektör ve trendleri dikkate alıyoruz. Ama bununla birlikte de hep önceliklendirdiğimiz aslında paydaşlarımızın da bizden beklentilerini anlamak. 2021 yılında yayınladığımız analizde bizim paydaşlarımızın en büyük endişelerinin biyoçeşitlilik olduğunu gördük. Bu nedenle biz de tarım alanında yaptığımız biyoçeşitlilik katkısı üzerine çalışmaya başladık. Geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız müsilaj sorunundan ve buna çözüm geliştirmekten yola çıkarak da deniz restorasyonu konusuna odaklandık. O süreçte bu alanda kim çalışıyor sorusunu sorduğumuzda oklar hep ‘Deniz Yaşamını Koruma Derneğ’ni gösterdi. Biz de o okları takip ettik ve Denize +1 Nefes projesini geliştirdik. Denizin sesi yok ve biz birlikte bu yardım çığlığı için güçlerimizi birleştirmeliyiz diyerek yola çıktık” dedi.

Denizleri korumak, ‘etik bir sorumluluk’

Mavi Atlas’ın denizlerimizdeki türlerin izin süreceğini söyleyen DYKD Başkanı Volkan Narcı, “Denizleri korumanın yalnızca bilimsel değil, aynı zamanda kültürel, ekonomik ve etik bir sorumluluk. Denize +1 Nefes projesi mercan nakli, su altı ses kayıtları, izleme sistemleri gibi öncü uygulamalara imza attı. Mavi Atlas ile bu çalışmalar daha geniş kitlelere ulaşacak, deniz yaşamına dair veri tabanı zenginleşecek ve korunması gereken alanlar çok daha ortaya konabilecek. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün de paydaşı olduğu bu proje, kamu-özel sektör-STK iş birliğinin deniz ekosistemlerinin korunmasındaki rolünü de somut biçimde ortaya koyuyor” dedi.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Önceki

4 bin 448 öğrenci etraf hakkında bilinçlendirildi

Sonraki

Texas’taki selde can kaybı 67’ye yükseldi

Son gönderi Blog

Don't Miss

Taarruza uğrayan Yunan gemisi, Kızıldeniz’de battı

Yemen’den 51 deniz mili uzaklıkta seyreden Liberya bandıralı Yunan yük

TZOB Başkanı Bayraktar: Yangınların en büyük nedeni insan kaynaklı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Ülkemizde