Başak Nur GÖKÇAM/İSTANBUL
[email protected]
Aldığımız her üç nefesten ikisini denizlere borçluyuz. Ancak o nefesi sağlayan deniz altı ekosistemleri, iklim krizi ve insan baskısı gibi nedenlerle her geçen gün daha kırılgan hale geliyor. Nitekim Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) ‘2024 Yaşayan Gezegen Raporu’na göre dünyada son 50 yılda, izlenen deniz canlılarının popülasyonlarında ortalama yüzde 56 düşüş yaşandı. Yani denizin korunmaya ihtiyacı var.
Bu kapsamda Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Koruma Derneği (DYKD) iş birliğinde 2022 yılında başlatılan ‘Denize +1 Nefes’ projesinin dördüncü fazı bu anlayışla hayata geçirildi. Bu yeni aşamada, DYKD’nin geliştirdiği ve Anadolu Efes’in desteğiyle hayata geçirilen Mavi Atlas uygulaması kamuoyuyla paylaşıldı.
İlk dijital biyoçeşitlilik haritası oluşturulacak
Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Koruma Derneği (DYKD), denizlerin korunması adına yürüttükleri ‘Denize +1 Nefes’ projesini, vatandaş katılımını odağına alan Mavi Atlas uygulamasıyla yeni bir boyuta taşıdı. Mavi Atlas sayesinde herkes, deniz canlılarına dair gözlemlerini konum bilgisiyle birlikte sisteme kaydedebilecek. Bu verilerle Türkiye’nin ilk dijital su altı biyoçeşitlilik haritası oluşturulacak. Uygulama, deniz ekosistemlerinin izlenmesi, iklim modellemesi ve yeni deniz koruma alanlarının belirlenmesi gibi bilimsel ve stratejik çalışmalara önemli katkılar sunacak. Vatandaşlar ayrıca bu uygulama üzerinden deniz canlıları hakkında birçok bilgiye erişerek hem farkındalıklarını artıracak hem de ekosistemin korunmasına bilinçli şekilde katkı sağlayabilecek.
“Hedefimizi daha ileri taşıyoruz”
Projeye ilişkin konuşan Anadolu Efes Bira Grubu Başkanı ve CEO’su Onur Altürk, “Dünya Ekonomik Forumu’nun 2022 verilerine göre, biyoçeşitlilik kaybı ve ekosistem çöküşü, önümüzdeki on yılın en büyük üç küresel riski arasında yer alıyor. Yaptığımız önceliklendirme analizlerinde paydaşlarımızın nezdinde bu konunun daha da öne çıkmaya başladığını gördük. Bu kapsamda 2022’de DYKD ile başlattığımız Denize +1 Nefes projesiyle Marmara’daki mercanlara yeniden hayat verebilmek için yola çıkmaya karar verdik. Yeni mercan bahçeleri oluşabilmesi için adımlar attık, bununla birlikte su altına izleme sistemleri kurduk. Bu yıl ise çabamızı daha da ileri taşıyıp Mavi Atlas uygulamasına destek vererek su altı yaşamının haritasının çıkarmasına katkı sağlıyoruz. Bu yalnızca bir bilimsel veri projesi değil, aynı zamanda doğayla kurduğumuz ilişkiyi yeniden tanımlamak için bir yolculuk, kolektif hafıza ve hepimize yöneltilmiş bir çağrıdır” diye konuştu.
“Mavi Atlas uygulamasının temel amacının, denizlerde ve sulak alanlarda yaşayan canlıların dijital olarak kayıt altına alınması, korunması gereken alanların görünür kılınması ve toplumsal farkındalığın artırılması olduğuna vurgu yapan Deniz Yaşamını Koruma Derneği (DYKD Başkanı Volkan Narcı da, “Bu konuyu bu kadar önemsememizin nedeni, yalnızca Akdeniz’e baktığımızda bile son 50 yılda toplam balık popülasyonunun yüzde 34 oranında azalmış olmasıdır. Deniz yaşamını korumak; doğa, iklim ve gelecek için bir zorunluluk. Mavi Atlas, bu çabanın bir parçası olarak doğayı birlikte izlemek, belgelemek ve kolektif bir hafızaya dönüştürmek amacı taşıyor” dedi.
“Paydaşlarımızın en büyük endişesi biyoçeşitlilikti”
Projeye ilişkin konuşan Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü (CCAO) Selda Susal Saatçi ise, “Biz sürdürülebilirlik stratejimizi belirlerken, her zaman için sektör ve trendleri dikkate alıyoruz. Ama bununla birlikte de hep önceliklendirdiğimiz aslında paydaşlarımızın da bizden beklentilerini anlamak. 2021 yılında yayınladığımız analizde bizim paydaşlarımızın en büyük endişelerinin biyoçeşitlilik olduğunu gördük. Bu nedenle biz de tarım alanında yaptığımız biyoçeşitlilik katkısı üzerine çalışmaya başladık. Geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız müsilaj sorunundan ve buna çözüm geliştirmekten yola çıkarak da deniz restorasyonu konusuna odaklandık. O süreçte bu alanda kim çalışıyor sorusunu sorduğumuzda oklar hep ‘Deniz Yaşamını Koruma Derneğ’ni gösterdi. Biz de o okları takip ettik ve Denize +1 Nefes projesini geliştirdik. Denizin sesi yok ve biz birlikte bu yardım çığlığı için güçlerimizi birleştirmeliyiz diyerek yola çıktık” dedi.
Denizleri korumak, ‘etik bir sorumluluk’
Mavi Atlas’ın denizlerimizdeki türlerin izin süreceğini söyleyen DYKD Başkanı Volkan Narcı, “Denizleri korumanın yalnızca bilimsel değil, aynı zamanda kültürel, ekonomik ve etik bir sorumluluk. Denize +1 Nefes projesi mercan nakli, su altı ses kayıtları, izleme sistemleri gibi öncü uygulamalara imza attı. Mavi Atlas ile bu çalışmalar daha geniş kitlelere ulaşacak, deniz yaşamına dair veri tabanı zenginleşecek ve korunması gereken alanlar çok daha ortaya konabilecek. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün de paydaşı olduğu bu proje, kamu-özel sektör-STK iş birliğinin deniz ekosistemlerinin korunmasındaki rolünü de somut biçimde ortaya koyuyor” dedi.