Bazı şirketler yöneticilerine işe gidip gelmeleri için, personeline ise görüşmeler ve satış için özel araç tahsis ediyor. Özellikle saha operayonu bulunan işlerde, şirketler çalışana araç veriyor. Ancak işlerin daha hızlı ve daha koordineli yürütülmesi için sağlanan bu ayrıcalık, yakın zamanda vergiye tabi olabilir.
Şirket araçları vergi riski altında
Yeminli Mali Müşavir Abdullah Tolu’nun iddiasına göre; vergi incelemelerinde çalışana araç tahsisi konusu menfaat olarak değerlendirilerek, bu menfaatin ücret olarak gelir vergisi stopajına konu edilmesi gerektiği iddia ediliyor. Vergi ziyaı cezalı tarhiyatlar yapılmaya başlanırken, çalışana araç tahsis eden şirketler vergi riski altında.
Maliye ‘menfaat’ olarak değerlendiriyor
Konu ile ilgili düzenlemenin Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. Maddesinde yer aldığı belirtilirken, düzenlemede yönetim ve denetim kurulları başkanı ve üyeleri ile şirket personeline hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen ‘menfaatler’ olarak tanımlanıyor.
Maliye’nin de üst düzey yöneticiler ile personele tahsis edilen araçların iş dışı kullanım giderlerinin net ücret olarak kabul edilerek vergilendirilmesi gerektiği görüşünde olduğu iddia ediliyor.
Konuya örnek gösterilen bir özelgede de şu ifadeler yer alıyor:
“Şirketlerde CEO, Yönetim Kurulu Üyeleri ve CFO’lara bu sıfatları dolayısıyla tahsis edilen araçların, işle ilgili olarak kullanılmadıkları dönemlere ilişkin giderlerinden şirketler tarafından karşılanan kısmının net ücret olarak kabul edilmesi ve bu ödemelerin gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması, bu şekilde tevkifata tabi tutulan brüt tutarların ise kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması gerekir.”
Danıştay, Maliye ile aynı görüşte
Durumun tespitinin ardından iş dışı bu kullanımlara ilişkin giderler net ücret olarak kabul edilerek brütleştiriliyor ve şirketler adına vergi ziyaı cezalı gelir vergisi stopajı tarhiyatları yapılıyor. Giderlerin büyüklüğüne göre, tarhiyat yapılacak gelir vergisi stopajı ve vergi ziyaı cezası da artıyor.
Danıştay’ın konuyla ilgili aldığı davalarda da Maliye ile aynı doğrultuda hüküm verdiği belirtiliyor.