Her ne kadar insanlığın ilk dönemlerini avcılıkla ilişkilendirsek ve bunun hakkında bulgular elde etsek de yeni verilere ulaştıkça ve yeni araştırmalar yapıldıkça durumun tam olarak öyle olmadığı ortaya çıkıyor.
Geçtiğimiz Ocak ayında yayımlanan araştırmaya göre eski toplumların beslenmesi %80 bitkilerden, %20 etten oluşuyordu.
Wyoming Üniversitesinde bir araştırma yapıldı.
Güney Amerika’nın And Dağları’nda yaşayan eski insanların beslenme alışkanlıklarından yola çıkılan araştırmada, toplumların avcı-toplayıcı değil, toplayıcı-avcı olduğu çünkü avlanma ve et tüketme oranlarının toplayıcılık ve bitki yemeye kıyasla çok daha az olduğu ortaya çıktı.
%80 bitki, %20 et yeniyormuş.
Araştırmada insan kemikleri üzerinde izotop analizleri (bir nesnenin veya örneğin izotop bileşiminin belirlenmesi için kullanılan bir analitik teknik) yapıldı ve bitkisel gıda ağırlıklı beslendikleri görüldü.
Ayrıca o bölgelerde yaşayan bitki kalıntıları da (özellikle yer altında yaşayan patates gibi bitkiler) bu insanların temel beslenme gıdasının bitkiler olduğunu destekliyordu.
Geleneksel varsayımlarımız sarsılmış oldu.
Bilim öyle bir şey ki ufacık yeni bir bulguyla yıllardır inandığımız köklü bilgileri o kökten söküp atabiliyor. Bu araştırmanın bulguları da eski insanların yaşam biçimlerine dair geleneksel inançlarımızı sorgulatmış oldu.
Araştırmanın yazarlarından Haas, yönteminin hassasiyeti ve sonuçların diğer coğrafyalarda yapılan beslenme çalışmalarının da bitki ağırlıklı sonuçlara ulaşabileceğine işaret ettiğini, diğer yerlerdeki arkeologların da durumu yanlış anladıklarının ortaya çıkmasının muhtemel olduğunu söylüyor.
İlginizi çekebilir:
