“Terörsüz Türkiye” hedefiyle başlatılan yeni süreçte kendisini feshettiğini duyuran terör örgütü PKK, iki gün önce de Süleymaniye’de sembolik bir silah bırakma töreni gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise sürece ilişkin “AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak beraber yürümeye karar verdik” ifadelerini kullandı.
PKK’nın silah bırakma adımı kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, Dünya Gazetesi yazarı ve akademisyen Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak’tan da dikkat çeken bir değerlendirme geldi.
“Her adımı planlı ve kontrollü gerçekleştirilmeli”
Sürecin her adımının planlı ve kontrollü gerçekleştirilmesi gerektiğini belirten Kaynak, ilerleme için kamuoyu desteğinin belirleyici olacağını ifade ederek, “Silah bırakma sürecinin her adımı planlı ve kontrollü gerçekleştirilmezse kamuoyu desteği sağlanamaz. Yanlış zamanda yanlış tartışmalar açmak ise ilerlemenin önündeki en büyük engel olur” dedi.
“Öncelikle meselenin ilk adımı silahsız ve şiddetsiz Türkiye üzerinden sağlanan huzur, ekonomik kalkınma ve toplumsal dayanışma bağlamında tanımlanmak zorunda” diyen Kaynak, aksi halde gündeme getirilecek her konunun başka bir yarılma ve kutuplaşma sürecini tetikleyebileceği uyarısında bulundu.
‘Lübnanlaşma’ riski uyarısı
Prof. Dr. Kaynak, sürecin etnik ya da mezhepsel kimlikler üzerinden kurgulanmasının büyük risk taşıdığını dile getirerek, şöyle devam etti:
“Türk, Kürt, Arap gibi kimliklerin zikredilerek yapılan açıklamalar, kolektif travmaların gölgesinde şekillenmiş ulusal kimliğe yönelik bir saldırı olarak algılanacaktır. Üstelik bir ulusun etnik, mezhepsel ya da dini temelde tanımlanması, bu tanımların içindeki yorum farklılıklarını da beraberinde getirerek ‘Lübnanlaşma’ riskini doğurur.
Etnik ya da mezhepsel kimliklerin zikredilmesi uluslararası boyutta, bölgesel bir bütünleşme ve dayanışma hedefiyle yapılsa da (ki cumhurbaşkanımızın konuşmasında bu amaçla yapıldığını düşünüyorum) zamanlaması uygun değildir. Bu ancak sürecin son aşamasında yani örgüt tamamen dağıldığında gündeme getirilebilir. Erken doğum süreci sıkıntıya sokar.”
“Yeni bir yol keşfetmeliyiz”
Bölgesel barış ve toplumsal huzurun kimlikler üzerinden değil, ortak politik hedefler ve üst ideallerle inşa edilmesi gerektiğine işaret eden Kaynak, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Cumhuriyetimizin kuruluş kodlarını günümüz dünyasına uyarlayarak yeni bir yol keşfetmekten başka yöntem görünmüyor. Pergelin ucunu nereye sabitlememiz gerektiği belli.”