ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Singapur’da düzenlenen Shangri-La Diyaloğu Savunma Zirvesinde yaptığı konuşmada, Çin’le yaşanabilecek olası bir çatışmaya dair sert mesajlar verdi. Hegseth, ABD’nin “savaşmaya ve kazanmaya hazır” olduğunu belirterek, caydırıcılığın başarısız olması halinde kararlılıkla karşılık vereceklerini söyledi.
Asya’daki müttefiklere çağrı: Savunma harcamalarınızı artırın
Konuşmasında Çin’in Güney Çin Denizi ve Tayvan çevresindeki askeri faaliyetlerine dikkat çeken Hegseth, Asya’daki ABD müttefiklerine savunma iş birliklerini güçlendirme ve savunma bütçelerini artırma çağrısında bulundu.
Panama Kanalı vurgusu: Çin’in kontrol etmesine izin vermeyiz
Hegseth ayrıca, Çin’in Panama Kanalı üzerindeki artan etkisine de değinerek, bu stratejik geçidin Çin tarafından bir jeopolitik silaha dönüştürülmesine izin vermeyeceklerini söyledi:
“O kanal kritik bir bölgedir. Onu Çin inşa etmedi, biz yaptık. Kontrol etmesine izin vermeyeceğiz.”
Çin zirvede yok: İkili görüşme belirsiz
Çin Savunma Bakanı Dong Jun, bu yıl zirveye katılmadı. 2019’dan bu yana bir ilk olan bu durum, ABD ile doğrudan temasın kasıtlı olarak ertelendiği yorumlarına yol açtı. Pekin, zirveye Tümgeneral Hu Gangfeng başkanlığında alt düzey bir heyet gönderdi.
Uzmanlara göre, Çin’in bu tavrı, Tayvan ve Güney Çin Denizi gibi hassas başlıklarda kamuya açık tartışmalardan kaçınma stratejisinin bir parçası.
ABD’den Tayvan’a yeni silah satış planı
Reuters’a göre, ABD yönetimi Tayvan’a yapılacak silah satışlarını artırmayı planlıyor. Daha önce onaylanan 18,3 milyar dolarlık paketin aşılması hedefleniyor. Yeni satışların düşük maliyetli ama etkili sistemler, füzeler, mühimmat ve insansız hava araçlarını kapsayacağı bildirildi.
Tayvan’a yönelik askeri desteğini artıran ABD, Pekin’in bölgede artan askeri baskısına karşı adım atıyor. Çin ise bu satışları, Tayvan Boğazı’ndaki gerilimi tırmandırmakla suçluyor.
Çin’den rest: Her tür savaşa hazırız
Mart ayında Çin’in Washington Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada, “ABD savaş istiyorsa, biz sonuna kadar savaşmaya hazırız” ifadeleri kullanılmıştı. Açıklamada, ticaret ve askeri baskılar dahil her türlü saldırıya karşı Çin’in hazırlıklı olduğu vurgulanmıştı.