Bugün: Temmuz 23, 2025
Temmuz 23, 2025
6 dk. okuma

Mahfi Eğilmez, Turgu Özal’la anısını anlattı: ‘Karikatüre gülmesine çok şaşırdım…’

Eski Hazine Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, kendi blog sayfasında eski Başbakan Turgut Özal’la yaşadığı bir anısını kaleme aldı. Özal’ın başbakanlık konutunda kendisi ve ailesiyle dalge geçen karikatürler gördüğünü aktaran Eğilmez, Turgut Özal’ın da bunları göstererek güldüğünü belirtti.

Özal’ın eleştiriye açık bir yapıda olduğunu ifade eden Eğilmez, aynı zamanda hoşgörü sahibi olduğunu da belirtti.

“Senin hakkında çok iyi şeyler duydum”

ABD’den Dış Ticaret Müsteşarlığı Kamu Finansmanı Genel Müdürü olarak atanıp yurda dönmesinin ardından Turgut Özal’ın özel kalem müdürünün kendisini arayıp makama çağırdığını ifade eden Eğilmez, orada yaşananları şöyle anlattı:

“Başbakanın yanında kardeşi ekonomiden sorumlu devlet bakanı Yusuf Özal da vardı. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Yusuf Bey’e bağlıydı, dolayısıyla benim de bakanımdı. Odaya girdiğimde iki kardeş karşılıklı olarak koltuklarda oturmuşlardı. Ben girince ayağa kalktılar, elimi sıktılar ve kutladılar.

Yusuf Bey: ‘Efendim’ dedi, ‘Mahfi, Hazinede genel müdür yardımcısıyken ben biliyorsunuz Devlet Planlama Müsteşarıydım ve bizimkilerle Hazineciler hep birlikte çalışırlardı. Mahfi’yi oradan tanırım, sabaha kadar çalıştıklarına defalarca tanık oldum, çok iyi yetişmiş bir teknisyendir, inşallah bu görevinde de çok muvaffak olacak’ diye cümlesini tamamladı. Turgut Bey: “Ben de senin hakkında çok iyi şeyler duydum. Planlamacılar ve Merkez Bankacılar senin hakkında hep çok iyi şeyler söylediler, kamu finansmanını ve kamu iktisadi teşebbüslerini iyi bildiğinden söz ettiler. Yusuf Bey de seninle çalışmaktan memnuniyet duyacağını söyledi.”

“Devletin ihtiyacı varsa bizim sıkıntımızın önemi olmaz”

ABD’deki Washington Büyükelçiliği Ekonomi ve Ticaret Müşaviri görevinden henüz görev süresi dönmeden yurda çağrıldığını belirten Eğilmez, Özal’ın bu durumun kendisi için sıkıntı yaratıp yaratmadığını sorduğunu belirtti. Eğilmez, ABD’de de daha yüksek bir maaşı olduğunu, Türkiye’de alacağı ücretin sadece geçinebilmeye yeteceğini fakat bunu dile getirmediğini şöyle anlattı:

“Aslında sıkıntı çıkmıştı tabii. O zamanın memur maaşları ancak geçinebilmeye yeterliydi. Oysa ABD’de daha yüksek maaşım vardı, biraz birikim yapsam çok iyi olacaktı. Kızım daha küçüktü, anaokuluna gidiyordu, o açıdan sorun olmamıştı.

‘Estağfurullah efendim’ dedim, ‘devletin ihtiyacı varsa bizim sıkıntımızın önemi olmaz.’

İkisi birbirlerine bakıp gülümsediler. Sonra Turgut Bey bana döndü:

‘Bak Mahfi’ dedi, ‘Hazine ile Merkez Bankası arasında her zaman sorunlar olur, bu iki kurum birbiriyle pek geçinemez, Hazine amirlik taslar, Merkez Bankası buna alınır, kavga çıkar. Alt kademedeki memurlar da bu iki kurumun kavga etmesini pek sever, yazılara ağır ifadeler yazarlar sen de tam okumadan aceleyle imzalarsın yazı karşı tarafa gider, oradan da ağır bir cevap gelir haydi bakalım kavga çıkar. Onun için senden ricam Merkez Bankası ve Planlama ile ilişkileri sevgi, saygı çerçevesi içinde yürütmenizdir. Bu konuda sana güveniyorum.”

“Özal’ın karikatüre gülmesine çok şaşırdım”

Turgut Özal’ı başbakanlık konutunda ziyaret eden Eğilmez, konutun duvarlarında o dönemki mizah dergilerinin kapaklarını gördüğünü ve çoğunun Özal’la dalga geçen karikatürler olduğunu kaydetti. İçlerinden bir tanesini kendisine de gösterdiğini belirten Eğilmez, Özal’ın bu karikatüre güldüğünü görünce çok şaşırdığını şöyle anlattı:

Aradan 20 – 25 gün geçti. Özal Cumhurbaşkanı olarak seçilmiş ama henüz mazbatasını alıp göreve başlamamıştı. Elimizde acele imzalanması gereken bir kararname vardı. Özal’a Başbakan olarak imza açılmıştı. Eğer bu aşamada imzalanmazsa yeni başbakan atanması beklenecek, işler uzayacaktı. Başbakanlık Özel Kalem Müdürünü aradım ve durumu anlattım, bana bugün başbakanlık konutunda olacaklarını, oraya gelmem gerektiğini söyledi. Tereddüt ettim, başbakan evinde dinlenirken oraya gitmek doğru gelmiyordu bana ama yapacak bir şey de yoktu. Çaresiz gittim. Özel kalem müdürü beni salona aldı, içeriye gidip Özal’a haber verdi, sonra gelip ‘koridorun sonundaki odada sizi bekliyor’ dedi.

Koridoru yürürken dikkatimi çekti; karşılıklı duvarlarda çeşitli tarihlerdeki Gırgır ve Fırt Dergilerinin kapakları çerçevelenmiş olarak asılıydı. Gırgır ve Fırt Dergileri o zamanlar en önde gelen mizah dergileriydi ve kapaklarında çoğunlukla parti liderleriyle ama en çok da başbakanla dalga geçen karikatürler olurdu. Yürürken şöyle hızlıca baktım, hepsi Özal’la ve aile bireyleriyle dalga geçen, bazıları oldukça sert karikatürlerdi. İçeri girdim. Özal masasında oturmuş çalışıyordu. Beni görünce ‘gel gel otur şöyle’ dedi.

Cumhurbaşkanı seçilmesinden dolayı kutladım. Bana kamu finansmanının nasıl gittiğini sordu, bir süre bütçe açığı, enflasyon ilişkisi üzerine konuştuk. Sonra ben kararnameyi uzattım ve ‘efendim size başbakan olarak imza açılmış son kararname bu, biraz da acil, imzalarsanız işleme koyacağız’ dedim. Şöyle bir göz attı ‘biliyorum bu konuyu’ dedi ve imzaladı. Ben izin istedim, kalktım, o da kalktı elimi sıktı.

‘Koridordan geçerken Gırgır ve Fırt Dergisi kapaklarını gördüm, oraya astırmanız hem tuhafıma hem de hoşuma gitti’ dedim. Güldü, ‘gel gel bak sana bir tanesini göstereceğim o çok komik’ dedi, önüme düştü karikatürlerden birinin önünde durdu bir yandan kahkaha atarak bir yandan da bana ‘şuna bir bak’ dedi. Baktım, Özal ailesiyle dalga geçen oldukça sert bir karikatürdü. Benim için böyle bir karikatür yapılmış olsaydı hoşuma gider miydi bilemedim ve Özal’ın bu karikatüre gülmesine çok şaşırdım.

Müsteşarlığa dönerken yol boyunca elimdeki kararnameyi falan unutup kendisiyle dalga geçen bu dergilere gösterdiği hoşgörü üzerine uzun uzun düşündüm.”

“Eleştiriye açık olmak başka bir düzeydir”

Özal’ın eleştirilere açık olduğunu ifade eden Dr. Mahfi Eğilmez, eleştiride bulunanlara da hoşgörüyle yaklaştığını belirtip şu ifadeleri kullandı:

“Özal’ın çok sayıda beğenmediğim, eleştirdiğim düşünceleri, kararları ve uygulamaları vardı. Bunların bir bölümüne ilişkin eleştirilerimi görevde olduğum sırada da dile getirdim, hatta bunları kamuoyuna da açıkladım, basında yer aldı. Uygulamada beğenmediğim, eleştirdiğim yönler olmasına karşın niçin daha o aşamada istifa edip ayrılmadığım sorusunun yanıtı o duvarlara asılı karikatürlere gösterdiği hoşgörüdeydi aslında.

Özal, başbakanken de cumhurbaşkanıyken de eleştirilerimize hoşgörüyle yaklaşır, kendi dediğini yapmadan önce bizi ikna etmeye uğraşır, bazen bizim dediğimize hak verir, yapmayı kararlaştırdığı şeyden vazgeçerdi. Ben Demirel zamanında yöneticilik yapmadım ama benzer yaklaşım Demirel için de anlatılırdı.

İnsanlar hata yaparlar, yanlış da yapabilirler ama eleştiriye açık olmak başka bir düzeydir, karşınızdaki size hoşgörüyle yaklaşıyorsa onun düşüncesine katılmasanız bile siz de ona daha anlayışla bakarsınız.”

Önceki

Adli Tıp Kurumu ikinci kere istedi: Murat Çalık yine operasyona girecek

Sonraki

Japonya ve AB, savunma ile ekonomik güvenlik alanlarında işbirliğini artıracak

Son gönderi Blog

Don't Miss

Mahfi Eğilmez, Turgut Özal’la yaşadığı o anısını anlattı: ‘Karikatürüne gülmesine çok şaşırdım’

İktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, bloğunda kaleme aldığı yazısında eski Başbakan

Mahfi Eğilmez, Turgu Özal’la yaşadığı o anısını anlattı: ‘Karikatürüne gülmesine çok şaşırdım’

İktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, bloğunda kaleme aldığı yazısında eski Başbakan