Gerçekten de bu su, kulağın neresine gidiyor da çıkartmak bu kadar zaman alıyor?
Aslında sorun suda değil, kulağınızda olabilir.
Kulağa kaçan su, genellikle dış kulak yoluna giriyor.
Dış kulak yolu, kulak kepçesi ile kulak zarı arasında bulunan bir tüp şeklinde bir bölgedir. Kulak zarına kadar ulaşan bu su, bazen bu bölgede birikir ve dışarı çıkmakta zorlanabilir. Bunun sebebi de kulak kanalının yapısı.
Öyleyse su neden dışarı çıkmakta bu kadar zorlanıyor?
İşte burada kulak yolumuzun şekli devreye giriyor.
Kulak kanalı, zannettiğimiz gibi düz bir yapı değil; tıpkı bir “S” harfine benzer kıvrımlara sahip. Bu kıvrımlar, suyun kulak içinde birikmesine neden oluyor. Suyun bu kıvrımları geçip tamamen dışarı çıkması da zor oluyor.
Ayrıca su, kulak zarına kadar ulaşabilse de kulak zarı, suyun iç kulağa gitmesini engeller. Su burada birikirse, dışarı çıkmak için yeterince kolay bir yol bulamaz.
Yüzey gerilimini de hesaba katmamız gerek.
Su, yüzey geriliminden dolayı kulak yolunun iç yüzeyine yapışabilir. Bu da suyun orada kalmasına ve yer çekiminin etkisiyle hemen dışarı çıkmamasına neden oluyor. Ayrıca kulakta bulunan ve serumen adı verilen doğal koruyucu kulak kiri, suyun çıkmasını zorlaştıran etmenlerden birisi.
Suyu dışarı çıkaramazsak ne olur?
Eğer su, kulağımızda uzun süre kalırsa, nemli bir ortam oluşturur. Bu da özellikle sıkça suya maruz kalan kişilerde yüzücü kulağı olarak bilinen bir enfeksiyona yol açar. Dolayısıyla suyu dışarı çıkarabilmek için başı yana eğmek, zıplamak ya da ufak manevralar etkili olacaktır.
İlginizi çekebilir:
