Bugün: Mart 1, 2025
Mart 1, 2025
4 dk. okuma

Konya, Unilever’in üretim üssü oldu

Julide Y. GÜRDAMAR

Dünyanın önde gelen hızlı tüketim ürünleri şirketlerinden biri olan Unilever’in Konya’daki fabrikası ev bakım ürünleri üretiminde küresel bir üst oldu. Konya’daki ev bakım ve güzellik ve sağlık ürünleri fabrikasının kapasitesi artıran şirket, toz deterjan üretimine yapılan son yatırım ile Konyadan ihracat yaptığı ülke sayısını 33’ten 39’a çıkardı. Böylece Unilever’in Konya fabrikasından çıkan ürünler, güzellik ve sağlık ürünlerinde Libya’dan Orta Asya ülkelerine, ev bakım ürünlerinde ise Şili’den Avustralya’ya kadar dünyanın dört bir yanına ulaştırılıyor.

Konya Unilever fabrikası, aynı zamanda Unilever’in dünyadaki ev bakım fabrikaları arasında ikinci en büyük ev bakım fabrikası haline geldi. Unilever Türkiye Ülke Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu, “600 bin ton kapasite ile Brezilya’nın ardından ikinci olduk. Geçen yıl ikinci olan Çin’i tonajda geçme başarısı gösterdik. Son dönemde Avrupa’dan da talep arttı, İsviçre, Slovenya gibi Avrupa’dan 6 ülkeye ihracata başladık” dedi.

350 milyon euroluk yatırımla kapasite yüzde 30 arttı Unilever Türkiye Ülke Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu, Unilever Konya fabrikasının Türkiye’deki operasyonları arasında özel bir yere sahip olduğunu belirterek, “Konya’daki ikinci fabrika yatırımımız olan ev bakım, güzellik ve sağlık ürünleri fabrikamız, tedarikçileriyle birlikte 350 milyon euroluk bir yatırımla 2017 yılında faaliyete geçti. Bu tesis, açıldığından bu yana üretim kapasitesini %30 artırmayı başardı ve hala daha da genişler neyi hedefliyor. Bu yıl, 9,5 milyon euro değerindeki yeni hat tasarımımızla ihracat üssü olma hedefimizi güçlendirdik” diye konuştu.

Orhonoğlu, Türk mühendislerin başarısı ve yüksek teknoloji tasarımıyla dikkat çeken Konya fabrikasının birçok alanında örnek bir fabrika olduğunu dile getirerek, şunları söyledi: “Son 3 yılda %30’un üzerinde verimlilik öne çıktı ve bu yatırım gerçekleştirildi. Türkiye’de mühendislerimizin yeteneği ve emekleriyle küresel olarak örnek teşkil eden projeler ve uygulamalar hayata geçirildi. Örneğin, Konya tesisimizde enerji verimliliği için bir yapay zekâ projesi uyguladık. Unilever ve MEXT işbirliğiyle hayata geçirilen Dijital Kule projesi, toz deterjan üretiminde yapay zekâ teknolojisi kullanarak üretim verimliliğini arttırmayı ve bunu yaparken de sürdürülebilirliği ileriye taşımayı amaçladı. Bu yenilikçi çözüm sayesinde yıllık doğalgaz tüketiminde %6’lık bir azalma sağlanıyor ve çevreye salınan 760 ton karbondioksit önlenecek. Proje, sanayide dijitalleşme nin çevresel etkileri azaltmadaki gücünü göstermek te.”

4,5 milyon euroluk GES yatırımı

Değer zinciri genelinde 2039 yılına kadar net sıfır emisyon hedefi belirlemiş olan Unilever, Türkiye’de 2019 yılından bu yana tüm fabrikalarında, sahalarında ve ofislerinde sertifikalı yenilenebilir enerji kullanıyor. Konya fabrikası, tesis çatısında ve sahalarında 2024 yılında 4,5 milyon euroluk bir yatırımla bir güneş enerjisi santrali (GES) kurdu. Bu yatırımla yıllık 7.000 KWh elektrik üretilmekte olup, fabrikanın toplam enerji ihtiyacının %30’u bu sitede üretilen enerji ile karşılanıyor. Bu, yaklaşık 2.800 ton karbondioksit emisyonuna eşdeğer olup, yaklaşık 4 bin ağaç dikimine eşdeğer bir azalma sağlıyor.

Unilever’in Global Su Koruyuculuğu Programına da dâhil olan Konya fabrikası hakkında konuşan Orhonoğlu, “Hız kandırdığımız atık su geri kazanım projeleri ile tesisimizde sıfır atık su deşarj seviyesine ulaşmayı hedefliyoruz. Gerçekleştirmeyi planladığımız bu proje ile yıllık 144.000 m3 su geri kazanmayı hedefliyor” dedi.

5 yılda 720 milyon dolarlık ihracat

Türkiye’de 100 yılı aşkın süredir faaliyet gösterdiklerini hatırlatan Unilever Türkiye Ülke Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu, “1952 yılından bu yana yaptığı mız yatırımlarla birçok ilke imza attık. Bugün, 20 markamızla Türkiye’deki hemen her haneye ulaşıyor ve güzellik ve sağlık, kişisel bakım, gıda, dondurma ve ev bakım kategorilerinde geniş bir ürün yelpazesi sunuyoruz. 4 fabrikamızda Türkiye’de güçlü bir üretim ekosistemi oluşturduk. Konya tesisi, Türkiye’deki hızlı tüketim ürünleri sektöründeki en büyük yatırım olmaya devam ediyor ve Unilever, Türkiye’de piyasadaki ürünlerinin %90’ını yerel olarak üretiyor. Geçen yıl 150 milyon doları ve son 5 yılda 720 milyon doları aşan ihracatla, ulusal ekonomiye önemli bir döviz girişi sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Konya Unilever’in tedarik köyü haline geldi

Unilever’in Konya tesislerinin Türkiye’de ve hatta küresel ölçekte örnek teşkil edebilecek bir yapıya sahip olduğunu aktaran Orhonoğlu, “Burası bir tedarik köyü olarak konumlandırıldı. Hem hammadde hem de lojistik hizmet sağlayıcıları olarak Konya’da faaliyet gösteren toplam 5 tedarikçimiz ile tedarik zincirimiz içinde güçlü bir işbirliği oluşturuldu. Bu da elbette üretim süreçlerinde daha hızlı ve esnek hamleler yapılabilmesini, bu sayede de verimlilik artışı ve maliyetlerin azalmasını beraberinde getirdi. Şirketler arasındaki işbirliği, yenilikçilik ve bilgi paylaşımı sayesinde tedarikçilerimizin iş alanları ve ölçekleri de büyüdü” diye belirtti.

Tüketicinin stok yapma dönemi bitti

Ali Fuat Orhonoğlu, “Tüketici nin stok alışkanlığı azaldı, artık tüketicilerimiz ürün bitince satın alıyor” dedi. Orhonoğ lu, enflasyonla mücadelenin çok kuvvetli oldukları bir kas olduğunu belirterek, “Tüketici artık kısa programda, düşük ısıda kullanılan ürünler isti yor, verdiği paranın karşılığını almayı talep ediyor. Biz de Ar Ge gücümüzü, yapay zekâyı, dinamik yönetim stratejisini kullanarak bu dönemde mali yet artışlarını fiyata yansıtma dık, enflasyonun altında zam yaptık. Geliştirdiğimiz üretim gücü ile Unilever’in dünyada ki 24 ana ülkesinden biri haline geldik. Ev bakım ürünlerinde Konya fabrikamız üretim gücü ile dünya ikincisi oldu” dedi.

Önceki

Merkez Bankası’ndan döviz kredileri için yeni adım

Sonraki

Yedi ülkeye yeni büyükelçi atandı

Son gönderi Blog

Don't Miss

TSKB, 2024 Entegre Faaliyet Raporu’nu yayımladı

TSKB, bir ilke imza atarak Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS)

2024’te en süratli büyüyen ülkeler açıklandı! Türkiye OECD başkanları ortasında

Türkiye, 2024 yılında OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen iki