Bugün: Ocak 3, 2025
Aralık 31, 2024
2 dk. okuma

İSKİ bilgileri: İstanbul’un barajlarındaki doluluk oranı yüzde 40’ın üzerine çıktı

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, bu yıl en düşük 21 Kasım’da yüzde 27,49 seviyelerine kadar gerileyen barajlardaki doluluk oranı, son dönemdeki yağışların etkisiyle yükselişini sürdürdü. İstanbul’a su sağlayan barajların doluluk oranı bugün itibarıyla yüzde 40,23 oldu.

Su miktarı Istrancalar‘da yüzde 98,41, Terkos‘ta yüzde 43,03, Sazlıdere‘de yüzde 35,57, Alibey‘de yüzde 23,91, Büyükçekmece‘de yüzde 36,83, Ömerli‘de yüzde 41,86, Darlık‘ta yüzde 35,44, Elmalı‘da yüzde 80,26, Pabuçdere‘de yüzde 39,96 ve Kazandere‘de yüzde 64,62 ölçüldü.

Azami 868 milyon 683 bin metreküp su biriktirme hacmine sahip baraj ve göletlerdeki su miktarı ise 349 milyon 49 bin metreküp seviyesinde kaldı. Barajlar dışında kente su sağlayan Yeşilçay ve Melen’den 2024’te 518,18 milyon metreküp su alındı. Bu yıl şu ana kadar barajlara düşen yağış miktarı, metrekare başına 709,22 kilogram oldu. Kentte günlük su tüketimi, dün itibarıyla 3 milyon 69 bin metreküp ölçüldü.

Son 10 yılın doluluk oranları

İSKİ istatistiklerine göre, barajların bugün itibarıyla doluluk oranları 2014’te yüzde 60,78, 2015’te yüzde 58,68, 2016’da yüzde 51,08, 2017’de yüzde 63,58, 2018’de yüzde 81,76, 2019’da yüzde 36,99, 2020’de yüzde 20,29, 2021’de yüzde 48,87, 2022’de yüzde 33,09, 2023’te yüzde 52,11 iken bugünkü oran yüzde 40,23 ölçüldü.

“Su kaynaklarımızı korumak toplumsal bir sorumluluktur”

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Mütevelli Heyeti Başkanı Halil Fatih Akgül, barajların su seviyesinin artmasını değerlendirdi. Akgül, “İstanbul’da baraj doluluk oranının yüzde 40’a ulaşması bir rahatlama sağlasa da su kaynaklarının sürdürülebilir şekilde korunması için bireysel ve toplumsal adımlar atılması hayati önem taşımaktadır” dedi.

Su tasarrufunun bireysel alışkanlıklarla başlayacağını ve toplumsal farkındalıkla desteklenmesi gerektiğini ifade eden Akgül, “Su kaynaklarımızı korumak, yalnızca bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluktur. Günlük yaşamda alacağımız küçük önlemler ve toplumsal düzeyde uygulanacak politikalar, bu krizi aşmamızda büyük rol oynayacaktır” dedi.

Bireysel önlemler arasında diş fırçalarken ve bulaşık yıkarken musluğu kapatmak, kısa süreli duşlar almak tasarruflu cihazlar kullanmak gibi alışkanlıkların su tüketimini ciddi oranda azaltacağını belirten Akgül, sebze ve meyve yıkama suyunun çiçek sulamada kullanılması, su kaçaklarının hızlıca tamir edilmesi ve yağmur suyu toplama sistemlerinin evlere entegre edilmesinin de önemli olduğunu vurguladı.

Çocuklara su tasarrufu bilincinin küçük yaşta kazandırılması gerektiğini vurgulayan Akgül, yeni inşaat projelerinde yağmur suyu hasadı ve geri dönüşüm sistemlerinin zorunlu hale getirilmesi gibi yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

Akgül, tarımda damla sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması ve sanayide su tasarruf teknolojilerinin kullanılmasının da su kaynakları üzerindeki baskıyı önemli ölçüde azaltacağını kaydetti.

Yerel yönetimlerin su tasarrufunda başarılı bireylere ve işletmelere teşvik programları uygulamasının farkındalık yaratmada etkili olacağını söyleyen Akgül, “Su kaynaklarının korunması sadece bugünü değil, geleceğimizi de şekillendirecek bir sorumluluktur” ifadelerini kullandı.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Önceki

2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu, Resmi Gazete’de yayımlandı

Sonraki

Son Dakika: Eski bakan Nahit Menteşe hayatını kaybetti

Son gönderi Blog

Don't Miss

Son dakika: Yoksulluk oranı muhakkak oldu

Son dakika... TÜİK son verileri açıkladı. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert

Togg, Türkiye’nin Yerlilik Oranı En Yüksek Otomobili Oldu!

Togg, Sanayi Bakanlığının aktardığı yeni yerlilik oranı yüzdelerini içeren listede