Nezaket Çetin-Bursa
İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İMSİAD) Başkanı Şeref Demir, sektörün içinde bulunduğu zorluklar, kamuoyundaki yanlış algılar ve çözüm önerileri hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Başkan Şeref Demir, sektörün sadece ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal bir alan olduğunun altını çizerek, kamuoyuna sorumluluk çağrısı yaptı.
İnşaat sektörünün barınmadan ulaşıma, eğitimden sağlığa kadar birçok alanda ilk adımı oluşturduğunu belirten Demir, sektörün 250’den fazla alt sektörü tetiklediğini, doğrudan ve dolaylı olarak milyonlarca kişiye istihdam sağladığını vurguladı. Demir, “Bu sektör sadece beton ve demirle değil; yaşamla, umutla, güvenle doğrudan bağlantılıdır” dedi.
“Konkordato ilan eden firmalar hedef gösterilmemeli”
Demir; yüksek inşaat maliyetleri, kur baskısı, faizlerin yüksekliği, arsa maliyetlerindeki artış, iş gücündeki daralma ve yabancı yatırımcıların azalması gibi pek çok faktörün sektör üzerinde ciddi baskı oluşturduğunu ifade etti.
Bu zorluklar nedeniyle pek çok firmanın projelerini sürdürmekte zorlandığını ve bazı firmaların konkordato ilan ettiğini söyledi.
Ancak konkordato ilan eden firmaların hedef gösterilmesine karşı çıkan Demir, bu tür yaklaşımların sadece o firmaları değil; çalışanlarını, taşeronlarını, tedarikçilerini ve ev sahibi olmayı bekleyen yüzlerce aileyi de mağdur ettiğini belirtti. “Bu durum zincirleme bir ekonomik kırılmaya yol açar” diyen Demir, hukuki süreçlerin genelleştirilmesinin adil olmadığını vurguladı.
“Güven olmazsa yatırım olmaz”
Sektöre yönelik asılsız iddiaların ve bilgi kirliliğinin zararlarına dikkat çeken Demir, “Sektör hakkında gerçek dışı, teyide muhtaç bilgilerin yayılması, sadece o firmaları değil sektörün tamamını yaralamaktadır” dedi. Bu tür durumların yatırım ortamını zedelediğini belirten Demir, “Dedikodu ile güven ortamı inşa edilemez. Güven olmazsa yatırım da olmaz” diye konuştu.
Belediyelerde yaşanan ruhsat süreçlerindeki gecikmelerin, projelerin maliyetlerini artırdığına dikkat çeken Demir, özellikle kentsel dönüşüm projelerine öncelik verilmesini ve ruhsat süreçlerinin hızlandırılmasını talep etti. Şeref Demir, “Bu sadece yatırımcıyı değil, kentleri ve vatandaşları da doğrudan ilgilendiren bir ihtiyaçtır” ifadelerini kullandı.
“Deprem unuttuğumuzu sandığımız gerçekleri hatırlattı”
Bursa’nın Gemlik ilçesinde kısa süre önce yaşanan 4.2 ve 4.3 büyüklüğündeki depremleri hatırlatan Demir, “Bu depremler bize unuttuğumuzu sandığımız gerçeği hatırlattı: Deprem ülkesinde yaşıyoruz” dedi.
Bursa’da halen binlerce binanın riskli olduğunu ve bu yapıların yıkılıp yeniden yapılmasının artık bir tercih değil, zorunluluk olduğunu vurguladı.
Kentsel dönüşümün yalnızca fiziksel bir yenilenme değil, aynı zamanda bir sosyal güvenlik meselesi olduğunu belirten Demir, İMSİAD ve İMSİFED olarak bu sürece katkı sunmaya hazır olduklarını ifade etti.
“Konut krizi toplumsal huzuru tehdit ediyor”
Yüksek kira fiyatları, konut üretimindeki yavaşlama ve konut kredilerine ulaşılamamanın ciddi bir toplumsal barınma meselesine dönüştüğünü belirten Demir, özellikle dar ve orta gelir grubunun artık ev sahibi olma hayali bile kuramadığını söyledi. “Bu durum sosyal dengeleri bozmakta, toplumsal huzuru tehdit etmektedir” dedi.
“Faiz oranları kademeli olarak düşürülmeli”
Sektörde yaşanan sorunların çözümü için kamu otoritelerine ve topluma açık çağrıda bulunan İMSİAD Başkanı Şeref Demir, faiz oranlarının kademeli olarak düşürülmesi, konut kredilerine erişimin kolaylaştırılması, kentsel dönüşüm projeleri için özel destek ve teşviklerin geliştirilmesi, ayrıca ‘Yarısı Bizden’ kampanyasının İstanbul’un ardından deprem riski taşıyan Bursa gibi şehirlerde de uygulanması gerektiğini vurguladı.