Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ‘İhracatta 2025 Yılı Eylem Planı’nın açıklandığı toplantıda 8 bin 500 yeni ihracatçıya yeşil pasaport verileceği duyurmuştu.
İş dünyası yeşil pasaport uygulamasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu konuya ilişkin Anadolu Ajansı’na (AA) konuştu.
Avdagiç: Hızlı ve geniş kapsamlı olursa…
İTO Başkanı Şekib Avdagiç, ihracatçıya yeşil pasaport verilmesinin pozitif sonuçlarını 2017’den bu yana aldıklarını belirterek, bu yıl 8 bin 500 ihracatçının daha hususi pasaport alacak olmasının daha çok bire bir temas sayesinde ilave siparişlere yeşil ışık yakacağını ifade etti.
Yeşil pasaport imkanıyla Türk ihracatçısının küresel rekabette gücünün artacağına işaret eden Avdagiç, “Yeşil pasaport sürecine destekleri için Ticaret Bakanımız Ömer Bolat’a teşekkür ediyoruz. İhracatçımızın fuar ve müşteri ziyaretlerini vizeden muaf pasaportla yapması, birçok Avrupa ülkesinin vize konusunda Türkiye’ye karşı üstü örtülü tavır içinde oldukları ortamda çözüm sunuyor” diye konuştu.
Avdagiç, ihracatçılara daha fazla yeşil pasaport kontenjanı açılması için bazı meslek gruplarına verilen yeşil pasaport koşullarının yeniden düzenlenmesinin de yararlı olacağının altını çizdi.
İş dünyasının temel beklentisinin Avrupa’nın çelişkili ve teknik karşılığı olmayan vize tutumunu değiştirmesi olduğunu bildiren Avdagiç, şöyle konuştu:
* Yeşil pasaportu ihracatçımız için kalıcı çözüm olarak göremeyiz. Yeşil pasaport, sınırlı sayıda verilen ve belirli kriterleri taşıyan ihracatçıların ulaşabildiği bir pasaport. İş dünyamızın çok daha hızlı ve geniş kapsamlı olarak vizeyle buluşuyor olması lazım. Ticari fuarlara katılmak için bile vize almak zorlaşmışken, uzun bekleme süreleri ve yüksek ret sorunları ancak Avrupa’nın uyguladığı çifte standardın bitmesiyle sona erecektir.
Olpak: Ciddi katkı sağlayacak
DEİK Başkanı Nail Olpak da konuya ilişkin değerlendirmesinde ihracatçıya 8 bin 500 ilave yeşil pasaport hamlesini memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.
Özellikle Avrupa ülkeleriyle düzenledikleri ticari diplomasi etkinliklerinde sıklıkla gündeme getirdikleri en önemli sorunlardan birinin iş insanlarının yaşadığı vize problemi olduğunu aktaran Olpak, “Zira gerek ticari diplomasi gerekse ihracat için gereken en önemli unsurlardan biri de iş insanlarımızın yurt dışı seyahatlerinin sorunsuz şekilde gerçekleştirebilmeleridir” açıklamasını yaptı.
Olpak, yurt dışındaki iş ve ekonomi forumlarından sektörel fuarlara, ticaret heyetlerinden müşteri ziyaretlerine kadar ihracatçıların büyük önem arz eden birçok etkinliğe vize sorunu yaşanmadan katılabilmelerinin son derece önemli olduğuna dikkat çekti.
İhracatçıya yeşil pasaport verilmesinin özellikle Avrupa ile ticaret yapan ihracatçılar için önemli destek mekanizması olduğuna işaret eden Olpak, “Bu bağlamda 2025 yılında da 8 bin 500 iş insanına daha verilecek yeşil pasaport desteğinin, vize sorununun aşılmasına ciddi katkı sunacağını düşünüyoruz. Böylelikle mal ve hizmet ihracatımıza yönelik hedeflerimizi yakalamada, yeşil pasaporta sahip iş insanı sayısının artmasının önemli rol oynayacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
Tiryakioğlu: Hareket kabiliyetini artıracak
TİM Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu ise uluslararası alanda sağladığı ticari işbirlikleriyle Türkiye’nin küresel ölçekte temsil edilmesini ve işletmelerin yeni partner edinmesini sağlayan ihracatçıların yurt dışındaki hareket kabiliyetlerini artıracak her türlü adımı olumlu karşıladıklarını dile getirdi.
Tiryakioğlu, farklı ülkelerdeki şirketlerle işbirliğini sadece mal alım satım ilişkisi olarak görmemek gerektiğine dikkat çekerek, “Başta Avrupa olmak üzere batılı firmaların markalaşma ve ürünlerine pazarlama kanalları aracılığıyla marka değeri katma konusunda, bizimse üretim ve yeni pazarlara açılma konusunda öne çıkan güçlü yanlarımız var. Kurulan bağlantılar, ülkelerin sahip olduğu lojistik imkanların ve portföylerin paylaşılmasına, yeni işbirliklerinin önünün açılmasına da katkı sağlar” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin üç kıtanın merkezinde bir ülke olarak özellikle gıda ticaretinde önemli merkez olduğunu belirten Tiryakioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
* Bu ve benzeri uygulamaların dolaylı etkilerinin 2024’te 12 milyar dolara ulaşan hububat, bakliyat, yağlı tohum ve mamulleri ihracatımızı bu yıl 13 milyar dolara, gelecek yıllarda daha da yukarı taşıma hedefimize katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bugüne kadar her türlü sorunun çözümünde gayret içerisinde olan Ticaret Bakanlığımıza, ihracatçılarımıza katkı sağlayan bu adımları için çok teşekkür ediyoruz.