Avrupa Adalet Divanı (ABAD), Malta’nın yatırım karşılığında vatandaşlık verdiği programın Avrupa Birliği hukukuna aykırı olduğuna karar verdi. Özellikle Kuzey Amerika, Orta Doğu ve Asya’daki yüksek net gelirli bireyler alternatif vatandaşlık ve oturum çözümleri için yeni arayışlara girmeye başladı.
“Bu dava Fransa ya da Almanya için açılsaydı, farklı bir karar çıkardı”
Küresel ölçekte yatırım göçü danışmanlığı hizmeti sunan Henley & Partners, CEO’su Juerg Steffen, AB’nin en küçük üyesini hedef alan mahkeme kararı sonrası, “Vatandaşlık programları, devletlerin küresel sermaye çekme stratejilerinin meşru araçlarıdır. Eğer bu dava Fransa ya da Almanya için açılsaydı, farklı bir karar çıkardı,” dedi.
Yatırım yoluyla vatandaşlık uygulamalarını “ticarileştirme” olarak nitelendirmenin temelsiz olduğunu belirten Steffen, bu programların ulusal kalkınma ile küresel sermaye arasında bir köprü işlevi gördüğünü söyledi.
Henley & Partners Yönetici Ortağı Burak Demirel ise yatırım göçünün doğru yapılandırıldığında önemli sosyo-ekonomik katkılar sağladığını savundu. Demirel, Avrupa için bir fırsat kapısının kapatıldığını ima etti.