Türkiye’nin erkenci patates üretiminde başı çeken Adana‘da hasat çalışmaları devam ediyor. Tarlalarda toplanan patatesler, ‘yükleyici’ olarak bilinen işçiler tarafından kamyonlara yükleniyor.
Bir günde ortalama 250 ila 300 ton patates taşıyan bu işçiler, günlük 2 bin 500 liraya kadar kazanç sağlıyor. Aylık gelirlerinin 90 ila 100 bin lira arasında değiştiğini belirten işçiler, bu işin hem fiziksel olarak zorlayıcı hem de her kişinin yapabileceği türden olmadığını ifade ediyor.
Yaklaşık üç hafta önce başlayan erkenci patates hasadı, Adana’daki 70 bin dönümlük arazide yoğun şekilde sürüyor. Kavurucu sıcaklara rağmen işçiler sabah erken saatlerde işe koyuluyor. Yüklenen ürünler, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor.
“Bizim işimiz bu, yapacak bir şey yok”
Niğde’den Adana’ya çalışmaya gelen 25 yaşındaki Rüstem Aldemir, işin zorluklarına rağmen kazançtan memnun olduklarını söylüyor:
“İşimiz biraz zor. Niğde’den buraya hamallık yapmaya geldik. Günlük kazancımız 2 ila 2 bin 500 lira arasında değişiyor. Günlük ekip olarak 250-300 ton patates yüklüyoruz. Bizim işimiz bu, yapacak bir şey yok. Önce Adana’da işe başlıyoruz sonra Niğde’ye gidiyoruz, orada kışın da depolarda çalışıyoruz”
“Aylık 90-100 bin lirayla iyi geçiniyoruz”
Aldemir, işin uzun vadede sağlık sorunlarına neden olabildiğini de belirterek “Yaşımız daha genç ama ileride çok ciddi bel fıtığı sıkıntısı yaşıyoruz. Buradan çıkıp düzenli işe girsek asgari ücret ile geçinemiyoruz, burada en azından aylık 90-100 bin lirayla iyi geçiniyoruz” diyor.
42 yaşındaki Murat Karakeytir ise bu işi 12 yaşından beri yaptığını anlatıyor. Günlük 20-25 ton yük taşıdığını söyleyen Karakeytir, fiziksel yorgunluğa rağmen emeğinin karşılığını aldığını vurguluyor. Karakeytir “Bel ağrısı, varis ve birçok hastalığa yakalanma riskimiz oluyor ama yapacak bir şey yok, ekmek paramızı buradan kazanıyoruz. Günlük 2 bin 500 lira para kazanıyoruz. Ayda 20-23 gün çalışıyoruz. Yaptığımız iş zor, bin kişiden birkaç kişinin yapacağı bir iş bu” şeklinde açıklıyor.
“Ülkemizde ciddi bir meslek açığı var”
Karakeytir, gençlerin meslek sahibi olmasının önemine dikkat çekerek şunları söylüyor:
“Küçüklükten bu yana bu işi yapıyoruz. Mesleği olmayan birisi için bu işlerden başka iş yok. Ya gidip asgari ücretle fabrikada çalışacak ya da gelip burada çalışacak. Ülkemizde ciddi bir meslek açığı var. Gençler okumalı, meslek lisesine gitmeli. Ben bu işi yaparak hem evimi yaptım hem de kızımı gelin ettim. Yaptığınız işi küçümsemeyin, gayret gösterin.”