Mısır’daki Giza Piramidi’nde yapılan yeni bir keşif, yapının sadece bir firavunun mezarı olmadığını, aynı zamanda dev bir enerji santrali olduğunu ortaya koydu.
Bilim insanları, evrende dolaşan elektromanyetik dalgaları 4.600 yıllık yapıya yönelttiklerinde enerjinin belirli odalara ve tabanın etrafına yoğunlaştığını buldu. Peki ama bu ne anlama geliyor?
Piramidin enerji yoğunlaşması
Bilim insanları, arkeolojik yapıların incelenmesinde elektromanyetik dalgalar kullanıyor; çünkü radyasyon maddeyle benzersiz şekillerde etkileşime giriyor ve böylece yapının bileşimi, dizilimi ve dinamikleri hakkında ayrıntılı bilgiler elde edilebiliyor. Araştırmaya göre, piramidin Kuzey Şaftı mikrodalga ve elektromanyetik enerjiyi iletmek için kullanılan tüp benzeri bir yapıya sahip.
Mısırlıların ileri teknolojisi
Bu teoriye göre, antik Mısırlılar odalara iki farklı kimyasal madde sokarak ve bu enerjiyle karşılaşan hidrojeni kaynatarak enerji üretiyor olabilirler. Araştırmaya katılan bilim insanları, bu yapının nasıl dev bir temiz enerji santraline dönüştürülebileceğinin henüz bir sır olduğunu ancak Mısırlıların düşündüğümüzden çok daha ileri bir teknolojiye sahip olabileceklerini söylüyor.
Enerjinin kullanım alanları
5.000 yıl önce bu enerjinin, günümüzdeki anlamda evlerde klima çalıştırmak, ampul yakmak veya airfryer’da patates kızartmak için kullanılmadığı açık. Eğer bu teoriler doğruysa, antik Mısır medeniyeti, modern dünyada bildiğimiz enerjiyi 5.000 yıl önce keşfetmiş ve muhtemelen tören, cenaze ve kutlama gibi olaylarda bir tür “büyü” gibi kullanmış olabilirler. Bu sayede imparatorlar ve din adamları halkı “büyü” gösterileriyle etkileyerek kontrol altında tutmuş olabilir.