Altın kısa süre önce 2.789,86 dolara ulaşarak güvenli liman varlığı olma statüsünü pekiştirdi.
Düşen ABD Hazine getirileri, yaklaşan seçim endişeleri ve destekleyici teknik göstergeler gibi faktörlerin bir araya gelmesiyle parlak metal, yeni zirvelere doğru devam eden bir ralli için iyi konumlanmış görünüyor.
Altının yükselişini körükleyen temel etkenler ve kritik ABD NFP verisi
Altının yukarı yönlü seyrinin başlıca katalizörlerinden biri, ABD Hazine tahvil getirilerindeki hafif düşüş oldu. Bu da altın gibi getirisi olmayan varlıkların cazibesini artırdı.
ABD tahvil getirileri nispeten yüksek kalmaya devam ediyor. Bununla birlikte, son dönemdeki düşüşler yatırımcıların altına yönelmesine neden oldu. Buna ek olarak, Fed’in faiz indirimleri konusundaki temkinli tutumu beklentileri yumuşatarak doların gücünü korudu. Böylece, altın fiyatına destek sağladı.
Bu denge, Ekim ayında 108,7’ye yükselerek 2021’in başından bu yana en büyük tek aylık artışa işaret eden Tüketici Güven Endeksi’ne de yansıdı. Bununla birlikte, ABD ekonomisinin direnç göstermesiyle birlikte, dolardaki bu güç sınırlayıcı bir faktör olarak hareket ederek altının kazançlarının bir kısmını kontrol altında tutuyor. Yaklaşan ekonomik veriler de altını etkileyecek. Kritik Tarım Dışı İstihdam (NFP) raporu1 Kasım’da gelecek. Beklentiler, verilerin işgücü piyasasında devam eden gücü vurgulayacağı yönünde. Bu da ekonomik dayanıklılığa işaret edecek. Analistler, verilerin altın üzerindeki etkisini şu şekilde değerlendiriyor:
NFP verilerinin önemli ölçüde istihdam yarattığını göstermesi halinde, Fed faiz indirimleri konusunda daha muhafazakâr bir yaklaşım benimseyebilir. Bu da muhtemelen potansiyel olarak doları destekler. Ancak, NFP raporu işgücü piyasasında yumuşama işaretleri ortaya koyarsa, bu durum Fed faiz indirimi spekülasyonlarını yeniden alevlendirerek altın için daha destekleyici bir zemin yaratabilir.
Siyasi belirsizlik ve güvenli liman talebi
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, siyasi faktörler altının güvenli liman varlığı olarak cazibesini artırdı. ABD’de eski Başkan Donald Trump ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris arasındaki seçim yarışı kızışıyor. Bu nedenle, yatırımcıların herhangi bir piyasa sarsıntısına karşı hazırlıklı olmasıyla birlikte piyasa oynaklığının artması bekleniyor. Bu belirsizlik, şimdiye kadar altına olan talebi artırdı. Buna ek olarak, Orta Doğu’daki jeopolitik gerilimler, daha fazla istikrarsızlık endişelerini artırıyor. Dolayısıyla, bu da altının güvenli liman cazibesini körüklüyor.
2025 yılı altın için neden ‘olağanüstü’ olacak?
Gold Predictors’ın bir analizine göre, S&P500/Altın oranı altın için potansiyel bir dönüm noktasına işaret ediyor. Ayrıca, 2025’i olağanüstü bir yıl yapacak önemli katalizörlerden birini ortaya koyuyor. Bu bağlamda Gold Predictors, şu değerlendirmeyi yapıyor:
SPX / ALTIN oranı zirveyi oluşturuyor ve altındaki uzun vadeli boğa koşusunun potansiyel bir devamına işaret ediyor. Oran kilit dirençte zirve yaptı ve muhtemelen düşecek. Tarihsel olarak, bu orandaki düşüşler genellikle altındaki güçlü rallilerle aynı hizaya gelmiştir.
S&P 500 / Altın oranı. Kaynak: GoldPreditorsAltın fiyatlarında son dönemde görülen yüksek seviyeler ve bu oranda beklenen düşüş, yatırımcıların artan belirsizlik ortamında hisse senetlerinden altın gibi güvenli liman varlıklarına yönelebileceğini gösteriyor. Tarihsel olarak, S&P 500/Altın oranındaki düşüşler, riskten kaçınan yatırımcıların hisse senetleri dışında istikrar aramaları nedeniyle altındaki önemli rallilerle aynı hizaya geldi. Bu görüşten yola çıkan bazı piyasa analistleri, altındaki artışın, borsa çöküşü gibi yaklaşan bir “siyah kuğu” olayının uyarıcı bir sinyali olabileceğini öne sürüyor. Ünlü yazar Robert Kiyosaki de bu endişeyi yineliyor. Bu bağlamda, yüksek altın fiyatlarının genellikle artan yatırımcı tedirginliğiyle aynı hizaya geldiğini söylüyor. Ayrıca, muhtemelen daha geniş bir piyasa gerilemesinin habercisi olduğunu belirtiyor.
