Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan karara göre, CHP, 7495 sayılı kanunla getirilen bazı düzenlemelerin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu.
Başvuruyu inceleyen Yüksek Mahkeme, başvuruya konu düzenlemeleri Anayasa’ya uygun bularak iptal istemlerinin reddine hükmetti.
İptal istemi reddedilen düzenlemeler
Anayasa Mahkemesinin kararına göre, 7495 sayılı kanunla 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen, “Kısa çalışma ödeneği olarak ödenen süreler, kısa çalışma başlama tarihinden itibaren 3 yıl içindeki hizmet akdi fesihlerine istinaden yapılacak işsizlik ödeneği ödemelerine ilişkin hak sahipliği sürelerinden düşülür.” hükmü Anayasa’ya uygun bulundu.
Yüksek Mahkeme, 31 Aralık 2015’e kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olan “prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarının, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmasına ve düzenlemenin 31 Aralık 2025’e kadar geçerli olmasına” ilişkin hükmün, Cumhurbaşkanı tarafından bir yıl süreyle uzatılabileceğine dair düzenlemenin de Anayasa’ya uygun olduğuna karar verdi.
AYM, 7495 sayılı kanunla 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na eklenen geçici 101. madde kapsamında, işyerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının 2024 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemi için günlük 23,33 Türk lirası ile çarpımı sonucu bulunacak tutarın, bu işverenlerin ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilerek İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanması düzenlemesinin de uygun olduğuna hükmetti.
7495 sayılı kanunla, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 24. maddesinin (2) numaralı fıkrasının yürürlükten kaldırılması da Anayasa’ya uygun bulundu. Söz konusu fıkrada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği konularında ölçüm, inceleme ve araştırma yapma ile kontrol ve denetim yapma yetkilerine ilişkin düzenlemeler yer alıyordu.
Yine aynı kanunda yer alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı teftiş görevlilerinin, görevleri sırasında güvenliklerini sağlama adına kolluk kuvvetinin yardımına ihtiyaç duymaları durumunda mülki idare amirinden talepte bulunabilecekleri, mülki idare amirinin uygun bulması halinde talebin karşılanacağına ilişkin düzenleme de Anayasa’ya uygun bulundu.