Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım sürecinin yeniden canlanması için hala umut olduğunu belirten Amor, hukukun üstünlüğü, demokratik standartlar ve terörle mücadele yasası gibi konuların kritik önemde olduğunu söyledi. Özellikle ekonomi ve yatırım ortamı bağlamında önemli mesajlar veren Amor, “Yargı bağımsızlığı olmadan yatırımcı Türkiye’ye güvenemez” dedi.
“Sadece ekonomik adımlar yeterli değil”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Brüksel temaslarını olumlu bulduğunu anlatan Amor, üst düzey ekonomik diyalogların önemli olduğunu ancak sadece ekonomik adımların yeterli olmayacağını vurguladı. Amor, “Şimşek’in yatırımcılara Türkiye’ye gelmeleri yönündeki çağrısını anlıyorum. Ancak eğer bağımsız bir yargı sisteminiz yoksa, yatırımcılar siyasi kararlarla zarar görebilecekleri bir ortamda bulunmak istemezler. Yatırımcıların güveni sadece ekonomi yönetimiyle değil, ülkede hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve siyasi ortamın istikrarı ile de doğrudan ilişkili” diye konuştu. Amor, TÜSİAD yöneticilerinin gözaltına alınmasının da yatırımcı algısını olumsuz etkilediğini ifade etti.
“Suriye ve güvenlik gündemi ortaklığı öne çıkarıyor”
Amor, AB ile Türkiye arasındaki ilişkinin yalnızca katılım süreciyle sınırlı olmadığını, ortaklık ayağının da önemli olduğunu vurguladı. Güvenlik, göç ve dış politika gibi alanlarda Türkiye’nin önemli bir ortak olduğunu belirten Amor, Suriye gibi bölgesel meselelerde iş birliğinin süreceğini aktardı. Ancak dış politikada AB ile yalnızca yüzde 5 uyum sağlandığını da hatırlatan Amor, “Gerçek bir ortaklık için bu oranın artırılması şart” dedi.
Türkiye’nin yatırım çekebilmesi için temel sorunun hukukun üstünlüğü olduğunun altını çizen Amor, şunları kaydetti: “Bağımsız yargı, siyasi baskılardan arındırılmış bir adalet sistemi ve ifade özgürlüğü olmazsa, yatırım ortamı gelişemez. Yabancı yatırımcı risk görmek istemez. Türkiye’nin AB üyelik süreci normatif değerlere dayanıyor. Katılım süreci satranç değil, değerlerle ilgili bir yolculuktur.”
“Avrupa Birliği’ne katılım süreci hala canlı”
Amor, Türkiye’nin AB katılım sürecinin tamamen sona erdirilmesini isteyen görüşlere karşı mücadele ettiklerini ve bu sürecin hâlâ açık tutulduğunu dile getirdi. Amor, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını eleştirerek, “Bu çok karmaşık bir sinyal oldu. AB’ye üyelik istiyorsunuz ama muhalefetin önde gelen figürlerinden birini tutukluyorsunuz. Bu Avrupa’da anlaşılmıyor” değerlendirmesini yaptı. Vize serbestisi konusundaki tıkanıklığa da değinen Amor, altı kriterden biri olan terörle mücadele yasasında reform yapılması gerektiğinin altını çizdi. Amor, “Biz vize kolaylaştırmasını kesinlikle destekliyoruz ve vize serbestleştirmesini de gerçekleşmesini istiyoruz. Tabii ki vize serbestleştirilmesi altı kritere bağlı. Bu kriterlerden bir tanesi terörizme mücadele kanunu. Eğer ülke terörsüz olacaksa böyle bir dönemde tam da işte terörizmle mücadele kanunu üzerinden geçip bu vize serbestleştirilmesiyle ilgili kritere uyulmasının tam zamanı diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.