AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bugün Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) Genel Kurul Toplantı’nda sarf edilen sözlere tepki gösterdi.
Sosyal medya hesabından açıklama yayınlayan Çelik, demokrasilerde sivil toplum kuruluşlarının ülke gündemine dair açıklama yapmaları ve değerlendirmede bulunmalarının en doğal hakları olduğunu ifade etti.
“Ancak ülke gündemine dair değerlendirme yapma hakkı ile siyaseti şekillendirme ve yargıya talimat verme girişimleri birbirinden ayrı hususlardır” diyen Çelik, aradaki farkı oluşturanın demokrasiye bağlılık ve hukuka saygı olduğunu kaydetti.
‘Hafızalardan silinmedi’
Çelik, Türkiye’de bazı sivil toplum kuruluşlarının bu konudaki sicillerinin sorunlu olduğunu, geçmişlerinde askeri vesayete ve yargı vesayetine verdikleri desteklerin hafızalardan silinmediğini ifade etti.
AK Parti yönetici şunları dile getirdi: “Ayrıca kendi geçmişlerinde alenen meşru hükümeti hedef alma ve görevden gönderme faaliyetleri manşetlerde yer bulmuştur. Bu nedenlerle TÜSİAD yönetimi, bu ülkede demokrasi mücadelesi verenlerin “güven bunalımı” deyince ilk aklına gelenlerden birinin neden TÜSİAD’ın yaklaşımları olduğu ile yüzleşmelidir. TÜSİAD, demokrasi konusundaki kötü sicilini geride bırakmak için çaba göstermelidir. AK Parti olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kendisini siyasetin üzerinde gören hiçbir girişime izin vermeyiz. Siyasetin demokratik alanını korumak için eskisinden daha kararlıyız.”
Başkanlar ne demişti?
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan, TÜSİAD Genel Kurulu’nda hukuk devleti ve demokratik standartların iyileştirilmesi gerektiğini belirterek, “Daha iyi bir geleceği, hukuka güven olmadan kuramayız. Hukukun üstünlüğünü, hemen ve tam olarak tesis etmeden; ne ekonomide, ne toplumda, ne iç, ne de dış politikadaki sorunlar çözülebilir” ifadelerini kullanmıştı.
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras ise 2025 yılının hem fırsatlar hem de riskler barındırdığını belirterek, “Bu kavşağı çok iyi geçirmeliyiz. Hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargı, güven ortamını güçlendirecek. Liyakatli insanlarla bu reformları gerçekleştirebiliriz” demişti.