ABD’nin Türkiye’nin de aralarında yer aldığı müttefik ülkelerle Ürdün’ün Akabe kentinde gerçekleştirilen Suriye zirvesinde üzerinde mutabakata varılan prensiplerin bugünkü görüşmelerinde ele alındığını aktaran Leaf, Suriyelilerin yıllardır süren savaşın ekonomik yıkımından kurtulması için katkı sağlamak istediklerini belirtti.
“Türkiye’nin çok büyük tarihsel rolü var”
İran’ın Suriye’de geçmişte ağırlıklı bir rol aldığını bu nedenle de geleceğinde herhangi bir rol alamayacağı görüşünü paylaşan Leaf, Tahran’ın savaş boyunca İran Devrim Muhafızları Gücü ordusu, yabancı milis grupları, Lübnan Hizbullahı’nı Suriye’ye getirerek buradaki “halka zalimlik ettiği” ifadesini kullandı.
Suriye Irak gibi kendi ayakları üzerinde duracak
Türkiye’nin rolüne ilişkin konuşan Leaf, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin Suriye’de çok büyük tarihsel bir rolü, nüfuzu var ve bir komşu ülke, Suriye’de kendi ulusal güvenlik ve diğer çıkarları var. Hükümetimizin görmek istediği, Suriye’nin Irak gibi kendi ayakları üzerinde durabildiği, egemenliği kazandığı, komşularıyla yapıcı ilişkiler kurabildiği, Suriye’nin de aynı şekilde komşularına bir istikrarsızlık unsuru, uyuşturucu ticaretinin döndüğü bir ülke değil yapıcı bir ilişki kurabildiği bir ülke olması.”
Leaf, Şara’yı “pragmatik bir kişi olarak bulduğunu, görüşmesinin olumlu atmosfer içinde geçtiğini, bölgesel ve yerel meseleleri ele aldıklarını paylaşarak, “sözler değil eylemlere göre hareket edeceklerini” yineledi.
Türk yetkililerle ve SDG ile görüşmelerde…
Suriye’de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG’yle ilgili sorular üzerine Leaf, “Türk yetkililerle ve SDG ile görüşmelerde enerjik bir şekilde çalışıyoruz. Bölgedeki gerilimi azaltmak için çabalıyoruz. Önümüzdeki en iyi yolun Kobani çevresinde ateşkes sağlanması ve SDG’nin ülkenin o bölgesindeki rolü açısından yönetilen bir geçiş diyebileceğim bir yol bulmak için çalışmamız olduğunu düşünüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.