Bugün: Mart 26, 2025
Mart 24, 2025
4 dk. okuma

“ABD’de 6,5 trilyon dolarlık ilaç pazarında yer almalıyız”

Hamide HANGÜL

ABD’de ikinci Trump döne­miyle Çin’le ticaret sava­şı yeniden ateşlenirken, Çin’den boşalan pazardan yer kapmak için birçok ülkenin hü­kümet, özel sektör ve ticaret oda­ları, heyetler halinde Washing­ton’a çıkarma yapmaya başladı.

Çin ve Hindistan’ın özellikle ilaç sektöründe üretimle pazarın yüz­de 80’ini domine ettiğini söyleyen uzmanlar, söz konusu pazarın 6,5 trilyon dolarlık büyüklüğe sahip olduğunu belirterek, “Türkiye bu devasa pazarda güçlü olduğu je­nerik ilaçlar, ağrı kesici, serumlar, antibiyotikler, diyabet gibi ilaç­larla yer alarak bu boşluğu değer­lendirmeli, tüm sektörler Was­hington’da temaslarda bulunma­lı” çağrısı yaptı. Diğer taraftan Amerika’da Gıda ve İlaç İdare­si’nin (FDA) yeniden yapılanma sürecine girmesi, Amerikalı ilaç firmalarını yeni klinik çalışmalar için farklı merkezlerin arayışına yöneltti.

Türkiye’ye klinik çalış­maları getirmek için gayret ettik­lerini açıklayan ABD’de kurulu Yaşam Bilimleri Fon Direktörü Dr. Kemal Oğuz Kalafat, “Klinik çalışmaları ülkemize çekebilir­sek, katma değeri artırırız” dedi. İki ülkedeki sektörler arasında te­maslarda bulunmak üzere Türki­ye’ye gelen Dr. Kemal Oğuz Kala­fat ile ABD’de ilaç firmalarının ye­ni ülke arayışları, Çin’den boşalan pazarda Türkiye’nin nasıl yol ala­bileceğini konuştuk.

Ülkelerin heyetleri Washington’da

ABD’nin Donald Trump’la bir­likte ciddi bir yapısal değişikli­ğe gittiğini söyleyen Kalafat, bu noktada gelişmeleri yakından ta­kip etmek isteyen ülkelerin, he­yetler halinde Washington’a çı­karma yaptığını söyledi. Kalafat, “ABD’de şu anda tüm ülkelerin ti­caret odaları olsun, kamu olsun, özel sektör olsun, heyetler oluştu­rarak hepsi Washington’da. Ma­lezya’dan tutun Japonya’ya, Bah­reyn’den Umman’a kadar heyet­ler halinde oradaki gelişmeleri yakından takip ediyor. Böylelik­le yeni gelen ekiple organik bağ­lar oluşturmak istiyorlar. Türki­ye’nin de bu süreci kesinlik yakın­dan takip etmesi gerekiyor” dedi.

“ABD’li ilaç firmaları klinik çalışmada yeni merkez arıyor”

ABD’de ilaç onaylarının alındı­ğı Food and Drug Agency – ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA), kuru­munun da bu süreçte yeniden ya­pılanmaya gittiğini, o nedenle yeni klinik çalışmalar ve onay süreçle­rinde tıkanma yaşandığına işaret eden Kalafat, ancak yeni klinik ça­lışmaları için beklemek isteme­yen ABD’li ilaç firmalarının farklı ülke arayışlarına başladığını dile getirdi. Kalafat, şöyle devam etti: “FDA kendini toparlaması, nere­den baksanız bir yılı bulur. Firma­ların da FDA sundukları bir sürü ilaç dosyaları var. Onların onayı bir gün bile gecikse milyonlarca dolarlık para kaybına neden olu­yor. O nedenle ABD’li ilaç firma­larının yeni klinik çalışmaları için ‘farklı merkez arayışı’ düşüncesi oluştu.”

Klinik çalışmalarda da Çin’in olmayacağını ve ABD’nin, “Mütte­fiklerimizle yapacağız” söylemine işaret eden Kalafat, “FDA tıkandı­ğından dolayı, özel sektör de klinik çalışmalarını Avrupa ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere kay­dırma aşamasındalar. Türkiye bu noktada fiyatlama bazında öne çı­kıyor.

Bir İngiltere, Fransa’da ör­neğin 10 euroya yaptığınız bir kli­nik çalışmayı burada 5 euroya aynı kalitede yaptırabilirsiniz. Klinik çalışmalar için de şu anda Türki­ye için büyük bir fırsat var. Bunun için ABD’den şu anda Türkiye’ye bir talep var. FDA onay almadığı­nızda Avrupa’da bazen kovitten dolayı hızlandırılmış bir prosedür geliştirildi, satabiliyorsunuz an­cak FDA onay aldığınız anda bü­tün dünyada yüksek değerle satıp, üstüne lisans koruması koyabili­yorsunuz. Mesela, 20 yıl o ilacı siz­den başka kimse üretemiyor.

Kat­ma değer kazancınız 1’e 10 artar, daha da önemlisi teknoloji trans­feri başlar. O nedenle bu beni çok heyecanlandırıyor. Türkiye’nin üretim altyapısı çok iyi. Küçük moleküllerde dünyadaki liderler­den biriyiz. MENA bölgesi, Türk Cumhuriyetlerine ilaç gönderiyo­ruz. Bio ilaç dediğimiz büyük mo­leküllü hücrelerde de 5 firma çok güzel fabrikalarını kurdular. Türk firmaları. Onlar için de bu önemli bir süreç olacak. Bu aynı zaman­da, ilaçta cari açığın kapanması­na da katkı sağlar.

ABD’de kimse böyle radikal bir değişiklik bekle­mediğinden dolayı şimdi herke­sin planlarını yeniden yapması lazım.” Klinik çalışmaların ken­disini de heyecanlandırdığını vur­gulayan Kalafat, “Şu anda başlan­gıç olarak iki firmanın klinik çalış­malarını Türkiye’de çekilmesine yönelik çalışmalarımız var. Çok pozitif dönüşler alıyorum. Bun­lardan biri stentin yerini alacak bir çalışma, diğerleri kardiovas­küler ve ender hastalıklar dediği­miz, gen hastalığıyla ilgili.. Onla­rı getirmek için çalışıyoruz” dedi.

“ABD pazarının ilaç tedarikçisi olabiliriz”

ABD’de Türk ilaç firmaları için de fırsatlar bulunduğuna işaret eden Kalafat, söz konusu pazar büyüklüğünün 6,5 trilyon dolar olduğunu ve Çin’le birlikte Hindistan’ın da dışarıda bırakıldığını söyledi. Kalafat, “Çin ve Hindistan ABD ilaç pazarının yüzde 80’ini domine ediyordu. Bunu yerine yeni ülkeler arıyorlar.

Bütün ülkelerden ilaç alımı için yeni bir kapı açılmış durumda. Türkiye bence çok önemli bir aşamada. Hatta birkaç özel sektör firmasıyla görüşmeler yapıyoruz. Bunu fırsatı kaçırmamalıyız. Türkiye olarak şu anda küçük moleküllerde ilaçlar üretiyoruz, ağrı kesiciler, antibiyotikler, serumlar, diyabet ilaçları. Şu anda büyük hacimlerle ABD pazarının tedarikçisi olabiliriz” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Önceki

Hazine Bakanı Şimşek istifa iddialarına karşılık verdi: Misyonumuzun başındayız

Sonraki

Bien’de gaye kapasitede dünyanın birinci 5’ine girmek

Son gönderi Blog

Don't Miss

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan gençlere ikaz: Provokasyonlara ve kışkırtmalara gelmeyeceğiz

Üniversiteli Gençlerle İftar Programı'nda buluşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençleri sokak olaylarına

Çin’den ABD’ye vergi reaksiyonu

Çin, ABD Başkanı Donald Trump'ın Venezuela'dan petrol ve gaz alan