Bugün: Temmuz 30, 2025
Temmuz 29, 2025
4 dk. okuma

Gözler Fed’in faiz kararında: Trump ve bilgi bilmecesi sürüyor… Siyaset mi, iktisat mi belirleyici olacak?

ABD Merkez Bankası’nın (Fed), bu haftaki toplantısında faizlerde değişikliğe gitmemesi beklenirken, ekonomik veriler ve siyasi baskıların Fed’in politikalarında etkili olmaya devam etmesi öngörülüyor.

Fed’in faiz kararı toplantısı piyasaların odağında yer alırken, makroekonomik tarafın yanında siyasi taraf da bankanın politikalarında odak noktası olmaya başladı.

Powell-Trump endişesi sürüyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’ı hedef alan açıklamaları bankanın bağımsızlığına ilişkin soru işaretlerinin artmasına neden oldu. Trump’ın daha sonra Powell’ın görevine son vermeyeceğine dair açıklamalar Fed’in bağımsızlığına ilişkin endişeleri bir nebze azaltsa da Powell’a faiz indirimleri konusunda baskı yapmaya devam etmesi endişelerin sürmesine neden oluyor.

Diğer taraftan ABD’de açıklanan makroekonomik verilerin ülke ekonomisinin gücünü koruduğuna işaret etmesi bankanın beklemede kalma kararını haklı çıkarıyor.

Fed kararlarını alırken makroekonomik verileri göz önünde bulundururken, diğer taraftan siyasi baskıların da bankanın politikasının gidişatını etkileyebileceği tahmin ediliyor.

‘Faiz indirilmezse Trump’ın öfkesi bir kez daha artabilir’

Commerzbank ABD Fed Ekonomisti Bernd Weidensteiner, “Fed’in bağımsızlığı şu anda onlarca yıldır olmadığı kadar tehdit altında” dedi.

En azından Powell’ın, merkez bankasının bağımsızlığının değerini vurgulayan çok sayıda büyük ABD bankasının önde gelen temsilcisi tarafından desteklendiğini ifade eden Weidensteiner, “ABD Hazine Bakanı Scott Bessent de yakın zamanda yaptığı açıklamada, Powell’ın isterse Mayıs 2026’ya kadar yönetim kurulu başkanlığı görevini sürdürebileceğini söyledi. Dolayısıyla Powell’ın görevden alınması, en azından şimdilik, söz konusu değil” diye konuştu.

Weidensteiner ancak Fed toplantısında faiz oranlarını değiştirmemesi durumunda Trump’ın öfkesini bir kez daha artırabileceğini aktardı.

“ABD’de son açıklanan enflasyon verileri endişe verici olmasa da yüksek tarifelerin etkisi görünür olmaya başladı” ifadesini kullanan Weidensteiner, bankanın tarifelerin etkisi hakkında daha fazla işaret görmek isteyeceğini ve muhtemelen faizlerde değişiklik yapmayacağını söyledi.

‘Faiz kararının oy birliğiyle alınması pek olası görünmüyor’

Weidensteiner, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Ancak bu kez faiz kararının oy birliğiyle alınması pek olası görünmüyor. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller para politikasının sıkı olduğunu ve bu ay politika faizinde indirim düşünebileceklerini ifade etti. Fed’in Denetimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michelle Bowman da daha hızlı bir indirime açık görünüyor. Ancak genel olarak Powell, Federal Açık Piyasa Komitesi’nde (FOMC) kendi çizgisini takip edecek rahat bir çoğunluk bulmakta sorun yaşamayacaktır.

Fed’in eylül ayındaki toplantısında faiz oranlarını düşürmesi muhtemel. Sonuçta, Donald Trump’ın uluslararası anlaşmalarının çoğu o zamana kadar muhtemelen tamamlanmış olacak ve bu da uzun vadeli tarifelerin seviyesini tahmin etmeyi kolaylaştıracak. Powell, para politikasının ayarlanması için bu netliğin her zaman bir ön koşul olduğunu ileri sürmüştür”

‘Fed’i bağımsızlığını tamamen kaybetmesini beklemiyoruz’

Rabobank Kıdemli ABD Stratejisti Philip Marey de “Fed’in bağımsızlığını tamamen kaybetmesini beklemiyoruz ancak 2026’da faiz indirimi eğilimi, Fed’in para politikasını Trump’ın etkisinden uzak tutabileceği ihtimalinden daha yüksek olacak” dedi.

Tarifelerin beklenen etkisi, Fed’i iki zıt yöne çektiğini vurgulayan Marey, “Enflasyonun yukarı yönlü etkisi faiz artırımı için bir sebep olabilirken, ekonomik büyüme üzerindeki aşağı yönlü etkisi faiz indirimi için bir sebep olabilir. Bu nedenle, Fed’in tepkilerinin yavaş ve ılımlı olacağını düşünüyoruz. Şimdilik, yılın geri kalanında yalnızca bir faiz indirimi bekliyoruz. Bu indirim de büyük olasılıkla eylül gerçekleşecek” değerlendirmelerinde bulundu.

Marey, Fed’in ekonomik faaliyeti kurtarmak için sınırlı bir alan göründüğünü belirterek, bankanın enflasyonla mücadele ederken, kredibilitesini de korumak zorunda olduğunu ifade etti.

ING aralık ayına işaret ediyor

ING Uluslararası Başekonomisti James Knightley ise “Bu ay faiz indirimi görmüyoruz, ancak Fed’in büyük olasılıkla aralık ayında bir hamle için zemin hazırlamaya başlaması bekleniyor” ifadesini kullandı.

Enflasyonun bu yılın ilerleyen dönemlerinde hızla daha ılımlı seviyelere düşebileceğini aktaran Knightley, “Önümüzdeki birkaç ay içinde tarifelerin enflasyonu yukarı çekmesi muhtemel olduğundan, ekim ve kasım aylarına kadar daha ılımlı bir aylık enflasyon rakamı görmemiz pek olası değil” diye konuştu.

Pantheon Macroeconomics Kıdemlli ABD Ekonomisti Oliver Allen de haziran ayına ilişkin tarım dışı istihdamın yaklaşık 150 bin arttığını anımsatarak, Fed’in faiz indirimini haklı çıkarmasının zor olduğunu dile getirdi.

Allen, “Bununla birlikte, önümüzdeki bir iki ay içinde, özellikle de işgücü piyasasıyla ilgili bazı verilerin, Fed’i eylül ayına kadar faiz indirimine başlama zamanının geldiğine ikna edeceğini düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Önceki

TürkTraktör yılın birinci yarısında 15 bin 563 traktör üretti

Sonraki

Piyasalarda gözler Fed’in faiz kararında

Son gönderi Blog

Don't Miss

ASO Başkanı talepleri sıraladı: Sanayicilerden faiz İndirimi ve kredi erişimi daveti

ASO Başkanı Seyit Ardıç, Merkez Bankası'nın faiz indiriminin reel sektör

Çin ve ABD müzakerelerinde ‘süre anlaşmazlığı’ devam ediyor: 12 Ağustos son tarih…

Stockholm’de yapılan Çin-ABD ticaret müzakereleri, 12 Ağustos’taki kritik son tarih