Bugün: Temmuz 22, 2025
Temmuz 22, 2025
3 dk. okuma

 Suriye’de Ahmed El Şara’nın geleceği risk altında

Son olarak Suriye’nin geçi­ci Cumhurbaşkanı Ahmed El Şara’nın, Bedevi-Dürzi çatış­malarının yaşandığı ve (Su­riye İnsan Hakları Gözleme­vi’nin rakamlarına göre) bir haftada yaklaşık 1000 kişinin öldüğü Süveyda’da “acil ateş­kes” ilan edildiğini duyurma­sı, ülkenin güneyinde çatış­malar devam etmesinin önü­ne geçemedi.

Peki, Suriye’de neler olu­yor? Suriye neden bir türlü ayağa kalkamıyor? Konrad Adenauer Stiftung Derne­ği tarafından geçen hafta İs­tanbul’da düzenlenen yuvar­lak masa toplantısında Suri­ye’deki gelişmeler ele alındı. Toplantıya en değerli katkı­ları ise kuşkusuz sahadaki gazeteciler sundu. Chattam House kurallarının geçerli olduğu bu toplantıda konu­şulan bazı önemli başlıkları, Suriye’de olup bitenlerin da­ha iyi anlaşılması açısından madde madde aktarıyorum:

Suriye’nin para problemi

Suriye’nin şu andaki en bü­yük problemi sadece iç çatış­malar değil, aynı zamanda pa­ra. Ekonomik sıkıntılar nede­niyle Şam şu anda dünyanın en pahalı şehirlerinden bi­ri. 13 yıllık iç savaşta altyapı­nın büyük zarar gördüğü ülke­de büyük bir enerji problemi var. Ülkenin yeniden inşası ve devlet memurlarının maaşla­rının ödenebilmesi için büyük miktarda mali desteğe ihtiyaç duyuluyor.

ABD Başkanı Donald Trump, bundan bir süre ön­ce Suriye’ye yıllardan beridir uygulanan ambargoyu kaldı­rarak Suriye’nin geleceği için önemli bir adım attı. Ahmed El Şara, her ne kadar sahadan gelse ve cihatçı bir geçmişi ol­sa da pragmatik bir lider, Su­riye’de iktidarda kalabilmek için ABD’nin desteğine ihti­yacı olduğunu çok iyi biliyor.

Şara’nın geleceği risk altında

Nitekim Şara, İsrail’in Şam’a ve Suriye Genelkurmay Baş­kanlığı’na saldırısından önce aslında bölgesel barışa yöne­lik çok büyük bir adım atma­ya hazırlanıyordu. İsrail istih­barat şefi Tzachi Hanegbi’nin geçen ay İsrail parlamento­sunda Dışişleri ve Savunma komiteleriyle düzenlediği ka­palı toplantıdaki konuşma­sında, Suriye’deki HTŞ yöne­timiyle doğrudan temasta ol­duklarını açıkladığı ortaya çıkmıştı.

Ardından ABD’den “Yakında İbrahim Anlaşmala­rıyla ilgili büyük duyuru yapa­cağız” açıklaması geldi. Suri­ye’nin İsrail’le “normalleşme­de” bir numaralı aday olduğu öne sürülüyordu. Ancak Su­riye’de çıkan iç çatışmalar ve İsrail’in “Dürzileri koruma” bahanesiyle Suriye’ye saldır­masının ardından bu planlar rafa kalktı.

Öte yandan Şara, kendisini iktidara taşıyan silahlı Selefi gruplara ve orduya dahil etti­ği HTŞ (Heyet Tahrir eş-Şam) milislerine hâkim olmakta da zorlanıyor. Zira HTŞ güçleri içinde onunla aynı düşüncele­ri paylaşmayan radikal unsur­lar var. Bu unsurlar ülkedeki bir takım radikal eylemleriyle Şara’nın da ülkedeki geleceği­ni riske atıyor.

Işid, Suriye’de cirit atıyor

13 yıl boyunca süren iç sa­vaşın ardından Esad rejimi­nin devrilmesiyle yaklaşık se­kiz aydır ayağa kalkmaya ça­lışan Suriye, aslında hala çok karışık. Sahadan alınan bil­gilere göre IŞİD terör örgütü üyeleri ülkenin her yerinde, özellikle de kuzeydoğusunda cirit atıyor.

IŞİD’in Suriyeli olmayan yabancı mensupları Şam’a doğru gidiyorlar. Bunların arasında Iraklıların sayısı ol­dukça fazla. İddialara göre, Şara’nın geçici cumhurbaş­kanlığı görevinden el çekti­rilmesi için Irak’taki IŞİD te­röristleri serbest bırakılıyor ve bunlar Suriye’ye gönderili­yor. Öte yandan herkesin zan­nettiği gibi İran’ın Suriye’deki varlığı tamamen bitmiş değil. Özellikle Haseke bölgesinde İran destekli militanların et­kisi giderek artıyor.

PYD ve YPG

Suriye’nin kuzey doğusun­daki bölgeleri ve Afrin bölge­sini kontrolünde bulunduran, ana unsurunu terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD ve YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG), bulunduğu bölgelerde çok güçlü. Her ne kadar SDG’nin Suriye ordusuna entegre edil­mesi yönünde Mart ayında Şam yönetimi ile bir anlaşma imzalanmış olsa da, SDG’ye bağlı silahlı güçlerin bu anlaş­mayı çok da ciddiye almadığı iddia ediliyor.

Bütün bunları üst üste ko­yup topladığınızda, üzerine bir de son bir haftadır devam eden çatışmaları ve İsrail’in Suriye’ye saldırılarını ekledi­ğinizde, Suriye geçici hükü­meti Cumhurbaşkanı Ahmed el Şara’nın iktidar koltuğunda oturmaya daha ne kadar de­vam edebileceği büyük bir so­ru işareti oluşturuyor.

Önceki

Beyaz Saray: Trump Orta Doğu’da daha fazla mevt görmek istemiyor

Sonraki

“Bakanlığa ilettik, Soma’yı kapatmalıyız”

Son gönderi Blog

Don't Miss

Erdoğan’dan Terörsüz Türkiye süreci sonrası AB’ye net bildiri: Köprüden evvel son çıkış Türkiye

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. yıl dönümünde Lefkoşa’ya giden Cumhurbaşkanı Erdoğan,

Erdoğan’dan Gazze, Kıbrıs ve Suriye iletileri

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. yıl dönümünde Lefkoşa’ya giden Cumhurbaşkanı Erdoğan,