Avrupa Birliği’nin 2035 yılı itibarıyla yeni fosil yakıtlı otomobil satışlarını yasaklamayı amaçlayan sıfır emisyon hedefi, kıtanın otomotiv sanayisi açısından kritik önem taşıyor. Transport & Environment (T&E) tarafından yayımlanan yeni bir analiz, bu hedefe sadık kalınmaması durumunda 1 milyon kişinin işini kaybedebileceği uyarısında bulundu.
Raporda, sıfır emisyon hedefine bağlı kalınması ve bunun sanayi politikalarıyla desteklenmesi durumunda Avrupa otomotiv sektörünün yılda 16,8 milyon araç üretimine ulaşarak 2008 finansal krizinden sonraki zirve seviyelerine geri dönebileceği ifade ediliyor.
Ancak hedefin terk edilmesi halinde, sektörde planlanan batarya yatırımlarının üçte ikisinin iptal edilebileceği, elektrikli araç değer zincirinde 90 milyar euroluk bir ekonomik kaybın ortaya çıkabileceği belirtiliyor.
Elektrikli araç (EV) üretimi konusunda Çinli ve Amerikalı üreticilerin gerisinde kalan Avrupalı markalar, yüksek üretim maliyetleri ve Donald Trump yönetiminin ABD ithalatına uyguladığı yüzde 25’lik tarifeler nedeniyle rekabet baskısı altında. Bu gelişmeler bazı Avrupalı otomobil üreticilerinin 2025 yılına yönelik tahminlerini revize etmelerine neden oldu.
T&E’nin Araçlar ve E-Mobilite Kıdemli Direktörü Julia Poliscanova, “Bu, Avrupa’nın otomotiv endüstrisi için bir yap ya da boz anıdır” diyerek politik kararlılığın ve dönüşüm stratejilerinin önemine dikkat çekti.
T&E, dönüşümün desteklenmesi halinde batarya üretimiyle 2030 yılına kadar 100 bin, şarj altyapısıyla ise 2035 yılına kadar 120 bin kişiye ek istihdam sağlanabileceğini vurguluyor. Ayrıca elektrikli araçların değer zincirinin Avrupa ekonomisine katkısının 2035’e kadar yüzde 11 oranında artabileceği tahmin ediliyor.
AB Parlamentosu her ne kadar Mayıs ayında bazı CO₂ azaltım hedeflerini esnetmiş olsa da, 2035 hedefini resmi olarak onaylamıştı. Ancak sektör üzerindeki siyasi ve ekonomik baskılar, bu hedefin uygulanmasında kararlılığın sürdürülmesini zorlaştırıyor.
