EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, TBMM’de görüşülen ve zeytinlik alanlarla madencilik faaliyetlerini düzenleyen yasa teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Zeytinin tarihsel ve ekonomik önemine dikkat çeken Yorgancılar, madencilik sektörünün de günümüzün stratejik üretim alanlarından biri olduğunu ifade ederek, “Ne sadece salt zeytini, ne de sadece madeni savunmak doğrudur. Meseleye bütüncül yaklaşmak zorundayız. Doğa, insan, üretim, firma; hepsi bu çerçevenin içindedir” dedi.
“Yasa teklifi ortak zeminle yeniden ele alınmalı”
Ender Yorgancılar, yasa teklifinin kamu yararını önceleyen ancak net olmayan bazı ifadeler içerdiğini belirterek, bu yönleriyle yeniden değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Özellikle “taşıma mümkün değilse ağaç kesilecek” gibi belirsiz yorumlara neden olabilecek ifadelerin açıkça tanımlanması gerektiğine işaret etti.
“Verimsiz bırakılmış birkaç zeytin ağacının bulunduğu bir alan, başka yollarla ekonomiye kazandırılabilecekse bu değerlendirilebilir. Aynı şekilde, mevcut mevzuatın tarımsal üretimi zarar görmesine yol açacak bir şekilde uygulanması da kabul edilemez” diyen Yorgancılar, hem çevresel hem de ekonomik denge açısından sürdürülebilir bir düzenlemenin gerekliliğine dikkat çekti.
‘Zeytin mi, maden mi?’ ayrışması yanıltıcı
Yorgancılar, teklifin kamuoyunda “zeytin mi, maden mi?” şeklinde keskin bir ayrışma yaratmasının doğru bir yaklaşım olmadığını belirterek, “Toplumun bir kesimini diğerine karşı konumlandırmak yerine ortak fayda üretmek esas alınmalı. Yer altı zenginliğini, yer üstü bereketiyle dengelemek hepimizin sorumluluğudur” dedi.
