Bugün: Haziran 6, 2025
Haziran 3, 2025
6 dk. okuma

Sertsöz: Kişisel emeklilik ile PHİS birbirinin alternatifi değil

Sevilay ÇOBAN

Finansal güvence gerek­siniminin yükselişe geç­mesi sigorta sektöründe de çeşitlenen paketlerin kap­samlarına yeni boyutlar ka­zandırıyor. Bireysel Emekli­lik Sigortası’nın büyüme hızı da aslında bu gerçeği rakam­sal olarak ortaya koyuyor. Öte yandan BES’teki ivme hayat sigortalarına olan talebi sınır­lıyor mu yoksa o branşın ken­di içinde çeşitlenmesine ve daha cazip hale getirilmesine vesile mi oluyor?

Bu soru üze­rinden görüşlerini aldığımız BNP Paribas Cardif Acente Sigortacılığı ve Banka Sigor­tacılığı Genel Müdür Yardım­cısı Gökhan Sertsöz, “BES ile prim iadeli hayat sigortaları (PİHS) aslında doğrudan bir­birinin alternatifi değildir, birbirini tamamlayan araçlar­dır” şeklinde yanıt verdi. Sert­söz, bu iki sigorta ürününün sigortalıya katkılarını ve ha­yat sigorta sektöründeki son trendler ve değişen dinamik­lere dair DÜNYA Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.

Çok güçlü bir teşvik var

Bireysel Emeklilik Sis­temi (BES) ile prim iadeli hayat sigortalarını (PİHS) karşılaştırdığımızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?

Öncelikle şunu net bir şekil­de ifade etmek gerekir ki, bi­reysel emeklilik sistemi (BES) ile prim iadeli hayat sigortaları (PİHS) aslında doğrudan bir­birinin alternatifi değildir. Her iki ürünün amacı, hedef kitlesi ve sunduğu faydalar farklıdır. Bireysel emeklilik, uzun vade­li bir birikim ve yatırım aracı­dır. Devlet katkısı (30%) gibi çok güçlü bir teşviki vardır.

Bu sistemde birikimler profesyo­nel portföy yönetimiyle değer­lendirilir. Dolayısıyla birikim yapmak ve emeklilik döne­minde ek gelir elde etmek is­teyen kişiler için BES oldukça caziptir. Prim iadeli hayat si­gortası ise hem yaşam temina­tı sağlar hem de belirli bir sü­renin sonunda birikmiş prim­lerin iadesini vaat eder. Yani sigortalı yaşamını kaybederse yakınlarına tazminat ödenir; yaşamını sürdürürse de öde­nen primlerin önemli bir kıs­mı ya da tamamı geri alınabilir. PİHS, içinde teminat barındı­ran bir finansal güvence ürü­nüdür ve daha çok risk temelli bir yapıya sahiptir.

Son yıllarda hem birikim yapma hem de emeklilik döneminde ikinci bir ma­aş elde etme motivasyonu BES’i yükselişe soktu. Bu eğilim hayat sigortaları pa­zarına ve PİHS’ye olan ilgi­ye nasıl yansıyor?

Son yıllarda özellikle tasar­ruf eğilimlerinin artmasıy­la, tüketiciler birikim yapabi­lecekleri ürünlere daha fazla ilgi göstermeye başladı. BES, devlet katkısı nedeniyle daha yüksek bir getiri potansiye­li sunabiliyor. Bu durum bazı bireylerin PİHS yerine BES’e yönelmesine neden olabili­yor. Ancak bu bir “tercih deği­şimi” değil, daha çok “ihtiyaç­lara göre ürün seçimi” olarak değerlendirilmelidir. Bireysel emekliliğe artan ilginin, hayat sigortası pazarını olumsuz et­kilediği yönündeki görüşler sektörde tartışılıyor. Ancak bu, daha çok kısa vadeli bir al­gı değişimine bağlıdır.

Uzun vadede, finansal okuryazarlı­ğın artmasıyla birlikte birey­lerin hem BES hem de teminat içeren hayat sigortası ürünle­rini birlikte değerlendirdiğini görüyoruz. Çünkü bu iki ürün bir arada kullanıldığında hem birikim hem de risk temina­tı açısından daha güçlü bir fi­nansal güvence sağlar. Sonuç olarak, BES ve PİHS birbirini tamamlayan araçlardır. Sektö­rün oyuncuları olarak görevi­miz, bu ürünlerin farklarını ve birlikte nasıl kullanılabilecek­lerini kamuoyuna daha iyi an­latmaktır. Dolayısıyla BES’in yükselişi hayat sigortalarının sonu değil; aksine, daha strate­jik ürün konumlandırmaları­nın başlangıcıdır.

Hayat sigorta sektörün­deki son trendler ve deği­şen dinamikleri nasıl yo­rumluyorsunuz?

BNP Paribas Cardif Tür­kiye olarak, “Sigortayı ulaşı­labilir kılıyoruz” anlayışı ile Türkiye sigortacılık sektö­ründe 17 yıldır hizmet veri­yor ve sektörümüzdeki deği­şen bu dinamikleri yakından takip ediyoruz. “Değişen Dün­yanın Sigortacısı” misyonu­muzla, avantajlı hayat sigor­tası çözümleri sunarak, ciddi risklere karşı müşterilerimi­zin yanında yer alıyoruz.

BNP Paribas Cardif olarak geçtiği­miz aylarda sigorta sektörün dünya üzerinde geldiği nokta­yı gözler önüne sermek ama­cıyla, global ölçekte “Protect & Project Oneself” (Kendini Koruma ve Planlama) Araştır­ması gerçekleştirdik. 2024’ün Ocak-Şubat aylarında 21 ülke­den 21 bin katılımcıyla çevrim içi olarak gerçekleştirdiğimiz bu küresel araştırma ile Tür­kiye’de gelişen sigorta bilinci, değişen eğilimler ve farklıla­şan ihtiyaçlar bakımından da çok önemli ve yol gösterici ve­riler elde ettik.

Afet kaygısı yüksek, gelir kaybı endişesi tavanda

Araştırmanın çıktıları si­ze neyi gösterdi. Dikkat çe­ken başlıkları paylaşır mı­sınız?

Araştırma ile birlikte Tür­kiye’de yaşayan katılımcıların en çok kaygılandıkları konu­ların, yüzde 87 ile doğal afetler, yüzde 86 ile kritik hastalıklar ve yüzde 84 ile kazalar olduğu­nu gördük. Özellikle doğal afet endişesinin ilk sırada yer alı­yor olması elbette ki ülkemizin koşulları dikkate alındığında tesadüf olmadı.

Araştırmamı­zın çarpıcı sonuçlarından bi­ri de ülkemizde her 5 kişiden 4’ünün kısa veya orta vadede gelirini kaybetme endişesi ta­şıdığını belirlememiz oldu. Ülkemizden araştırmaya ka­tılanların yüzde 82 gibi büyük bir kısmı kısa veya orta vadede gelirlerini kaybetmekten endi­şe duyduklarını açıkladı. Araş­tırmamızın dikkat çekici diğer bir sonucu ise beklenmedik ya­şam olaylarının olması halin­de mevcut yaşam standartla­rını koruyamayacaklarını dü­şünen katılımcıların, özellikle kredi hayat sigortalarına yöne­lik pozitif bakış açılarının art­tığı gözlemlememiz oldu.

Ka­tılımcıların yüzde 71 gibi bü­yük bir kısmı, 2020 yılındaki pandeminin etkisiyle sağlık si­gortalarına olan ilgilerinin bü­yük oranda arttığını ifade et­ti. Araştırmada, son dönemde özellikle sağlık hizmetleri ko­nusundaki sigorta çözümleri­ne yönelik ilginin de arttığını gözlemledik. Artık, hayat si­gortaları sadece bir risk yöne­timi aracı değil, aynı zaman­da bir birikim ve tasarruf aracı olarak da değerlendiriliyor.

Döviz bazlı yatırım enstrümanlarına ilgi artıyor Tasarruf alışkanlıkları değişti mi?

Özellikle Türkiye’deki eko­nomik belirsizlikler ve yaşa­nan doğal afetler bireylerin tasarruf alışkanlıklarını de­ğiştirmiştir. Artan enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalan­malar ve yaşam maliyetlerin­deki yükseliş, bireyleri daha güvenilir ve sürdürülebilir ya­tırım araçlarına yönlendir­miştir. Hayat sigortaları hem vefat teminatı sunarak hem de birikim yapma imkânı sağla­yarak bu ihtiyacı karşılamak­tadır. Bu noktada özellikle dö­viz bazlı yatırıma olanak sağ­layan enstrümanlara olan ilgi artmaktadır. Burada ön plana çıkan sigorta çözümleri ise prim iadeli hayat sigortaları ve birikimli hayat sigortalarıdır.

“10 ve 12 yıllık seçenekli PİHS çözümleri sunuyoruz”

BNP Paribas Cardif’in ‘Prim İadeli Hayat Sigortası’nın detaylarını paylaşır mısınız?

BNP Paribas Cardif olarak müşterilerimize banka ve acente dağıtım kanalımız üzerinden Kazançlı Yarınlar Prim İadeli Hayat Sigortası çözümümüzü sunuyoruz. Burada müşteri ihtiyaçlarına ve ödeme planına bağlı 10 yıllık ve 12 yıllık seçeneklerde alternatifli bir ürünümüz bulunmaktadır. Bu ürünümüz ilk olarak 2018 yılında hayata geçirildi. 2021’den sonra daha aktif şekilde kanallarda sunulmaya başlandı, zaman içinde geliştirilerek bugün müşterilerimiz için en avantajlı haline getirildi.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Önceki

Sabiha Gökçen Havalimanı’nda 1 Haziran’da yeni günlük uçuş rekoru

Sonraki

CHP kurultayında usulsüzlük iddiası! İmamoğlu dahil 12 ismin cezalandırılması talep edildi

Son gönderi Blog

Don't Miss

Ticaret Bakanlığı’ndan birinci 5 ayda 1,23 milyar TL ceza

Ticaret Bakanlığı, 2025 yılının Ocak–Mayıs döneminde gerçekleştirdiği denetimlerde toplam 1

Engin Tarım’dan tropikal meyve üretim atağı

Türkiye ve Avrupa’nın en büyük tek parça elma bahçesine sahip