Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda geliştirilen Milli Muharip Uçak (KAAN) için tasarlanan yerli turbofan motor TF35000’in tasarımı ilk kez paylaşıldı. Türkiye’nin havacılık alanındaki en büyük projelerinden biri olarak gösterilen TF35000 motorunun geliştirilmesi, TEI ve TRMotor tarafından yürütülüyor.
TEI’nin resmi internet sitesinde yayımlanan tasarım, KAAN’a 35 bin lbf itki gücü sağlayacak şekilde geliştiriliyor. Projenin tamamlanmasıyla birlikte TF35000 motorunun, 2030’lu yılların başında envantere girmesi hedefleniyor.
Milli Muharip Uçak KAAN, ilk uçuşunu 2023 yılında gerçekleştirmişti. Savunma sanayiinde yerli ve milli çözümler üretme hedefi doğrultusunda geliştirilen KAAN’ın yerli motorla donatılması, Türkiye’nin havacılık sanayiinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
TF35000: Türkiye’nin en güçlü yerli motoru
Milli Muharip Uçak KAAN için geliştirilen TF35000 turbofan motoru, Türkiye’nin savunma sanayiindeki en büyük motor projelerinden biri olarak öne çıkıyor. Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda yürütülen projede, TEI ve TRMotor’un ortak çalışmasıyla geliştirilen motor, 35 bin lbf itki gücü üretecek şekilde tasarlandı.
Türkiye’nin havacılık motorlarındaki en yüksek itki gücüne sahip yerli ve millî motoru olma hedefi taşıyan TF35000, 5’inci nesil savaş uçaklarının gereksinimlerini karşılamak üzere geliştiriliyor. Motor, yüksek sıcaklıklara dayanıklı süper alaşımlar, ileri kaplama ve soğutma teknolojileri ile donatılacak.
TEI’nin gaz türbinli motor teknolojilerindeki kazanımlarından faydalanılarak geliştirilen TF35000, düşük yakıt tüketimi ve uzun menzil performansıyla dikkat çekiyor. Motorun tasarım, üretim ve test süreçlerini destekleyecek geniş bir ekosistem oluşturulurken, projenin tamamlanmasıyla Türkiye’nin özgün motor geliştirme kabiliyeti önemli bir seviyeye taşınmış olacak.
Bu motor, Türkiye’nin 5’inci nesil savaş uçakları için ihtiyaç duyduğu yüksek teknolojiye sahip bir çözüm sunmanın yanı sıra, savunma sanayiindeki dışa bağımlılığı azaltma stratejisine de önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca, Türkiye’nin küresel havacılık pazarındaki konumunu güçlendirmesi bekleniyor.
