Gelir İdaresi Başkanlığı, (GİB) 2024 hesap dönemine ilişkin beyanname verme ve vergi ödeme süresi 30 Nisan Çarşamba günü sona erdiğini hatırlattı.
GİB tarafından yapılan açıklamada beyannamelerin sadece elektronik ortamda kabul edileceği belirtildi ve verilme sürelerinin uzatılmayacağı da kaydedildi. Bu açıklamaların üzerine tepkiler çığ gibi büyüdü.
“30 Nisan’a kadar hazırlanması mümkün değil”
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO), söz konusu açıklamaya tepki göstermek için bir araya gelerek kararı protesto etti.
Basın açıklamasında konuşan İSMMMO Başkanı Erol Demirel, iş yoğunluğu dikkate alındığında beyannamelerin 30 Nisan 2025 tarihine kadar hazırlanmasının mümkün olmadığını vurguladı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’na seslenen Demirel, Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin verilme sürelerinin acilen uzatılmasını talep etti.
Erol Demirel, “Kurumlar vergisi mükelleflerinin 2024 hesap dönemine ilişkin beyannamelerini 30 Nisan 2025 Çarşamba günü sonuna kadar vermeleri gerekmektedir. Ancak yaşanan olağanüstü şartlar ve ağırlaşan iş yükü nedeniyle bu tarihe uyulması fiilen mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
“Yaşananlar iş dünyasını ciddi şekilde etkiledi”
İSMMMO Başkanı Demirel, enflasyon düzeltmesinin tüm kurumlar vergisi mükellefleri için zorunlu olmasının iş yükünü artırdığını ifade ederek, ayrıca Gelir Vergisi Beyannameleri, SGK Bildirgeleri, Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannameleri, KDV Beyannameleri ile yoğun bir beyanname dönemi yaşandığına dikkat çekti.
Demirel, Ramazan Bayramı tatilinin idari izinlerle birleştirilmesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı resmi tatili ve 23 Nisan’da İstanbul ve çevresinde meydana gelen deprem ile artçı sarsıntıların iş dünyasını ciddi şekilde etkilediğini de vurguladı.
“Çalışma şartlarının gerçekleriyle bağdaşmıyor”
İSMMMO Başkanı Erol Demirel, kararın çalışma şartlarının gerçekleriyle bağdaşmadığının da ayrıca altını çizdi:
“Tüm bu olağanüstü şartlar dikkate alınarak, kurumlar vergisi beyannameleri için süre uzatımı talep edilmiş; 18 Nisan 2025 tarihinde resmî yazıyla TÜRMOB aracılığıyla Bakanlığa sunulmuştur. Süre uzatımı beklenirken, Bakanlık yaptığı açıklamada süre uzatımı yapılmayacağını duyurmuştur. Bu karar, çalışma şartlarının gerçekleriyle bağdaşmamaktadır”
“Ağır yükler meslektaşlarımızın hayati risklerini artırıyor”
Eol Demirel, süre uzatma yetkisinin bir an önce kullanılması gerektiğini belirterek, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Kanunla Bakanlığa verilen ‘süre uzatma yetkisi’, bu olağanüstü şartlarda kullanılmayacaksa ne zaman kullanılacaktır? Eğer bu kararın gerekçesi devletin finansman ihtiyacı ise bu bedel gece gündüz çalışan mali müşavirlere mi ödettirilecektir?
Bu kabul edilemez. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın gerçekler ve kamu vicdanından uzak açıklaması, en doğru bilgiyi üretebilmek için fedakarca meslek mensuplarını derinden sarsmıştır. Bu ağır yükler meslektaşlarımızın hayati risklerini artırmaktadır.”
“Her beyan döneminde süre uzatımı talep etmek istemiyoruz”
Demirel ayrıca, idarenin görevinin efektif olarak çalışan bir sistem oluşturmak olduğunu da vurguladı:
“Hazine ve Maliye Bakanı bugün bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, sürelerin bir yıl önceden belli olduğunu, artık elle kayıt yapılmadığını, beyanların dijital olarak çok kolay bir şekilde hazırlandığını ifade etti.
Öyle olmasını çok isterdik ama Sayın Bakanın ifade ettiği gibi kayıtlar ve beyanlar öyle otomatik olarak yapılmıyor. Muhtemelen ya çok önemli bir bilgi eksiklikleri bulunmakta ya da biz mesleğimizi başka bir yerde yapıyoruz.
Bu ifade ve bu bakış açısı meslek mensuplarının yaptığı işin zorluğunu ve önemini en basitinden hafife almak anlamına geliyor. Bunu doğru bulmuyoruz ve kabul etmiyoruz. Biz de her beyan döneminde süre uzatımı talep etmek istemiyoruz. Ancak idarenin en temel görevi sade ve efektif olarak çalışan bir beyan sistemi oluşturmak ve uygulanmasını sağlamak, beyannameleri sadeleştirmek olmalıdır.”
İSMMMO’nun talepleri
İSMMMO Başkanı Erol Demirel son olarak taleplerini şöyle sıraladı:
“Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin son verilme tarihi makul bir süre uzatılmalıdır. Resmî tatillerin beyan sürelerine otomatik olarak ilave edilmesini sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Meslek mensuplarının insani çalışma koşulları içinde hizmet üretmeleri sağlanmalı.”
