Bugün: Nisan 29, 2025
Nisan 29, 2025
4 dk. okuma

Ticaret savaşlarının kazananı Türk elektronik kesimi olabilir

ABD’nin gümrük vergilerinin artırmasıyla fitilini ateşlediği “ticaret savaşları” dünyada ekonomik kaygıları daha da artırdı.

Pek çok uzman, açıklanan tarifeler, misillemelerle birlikte yeni bir dönemin başladığını söylüyor.

“Ciddi değişiklikler yaşanması kaçınılmaz”

Türk Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD) Yönetim Kurulu Başkanı Yaman Tunaoğlu, bu yıl uluslararası tedarik zincirleri ve pazar yapılarında ciddi değişiklikler yaşanmasının kaçınılmaz göründüğünü, ABD’nin açıkladığı yeni gümrük vergilerinin, küresel ticaret açısından yeni bir dönüm noktası olduğunu söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın, nisan ayında tüm ülkelere en az yüzde 10’luk temel bir tarife getirirken, Çin başta olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ve Vietnam gibi büyük ticaret ortaklarına yüzde 145’e varan yüksek oranlarda vergiler açıkladığını hatırlatan Tunaoğlu, “Uygulama öncesi, erteleme ve oran değişiklikleri üzerinde bir pazarlık süreci yaşanıyor, ancak Çin’e uygulanan yüksek vergiden yalnızca elektronik sektörünün muaf tutulması, en büyük dönüşümün bu sektörde yaşanacağının habercisi.” dedi.

“Türkiye’ye yeni fırsatlar sunacak”

Türkiye’nin yüzde 10’luk asgari vergi diliminde yer almasının, elektronik sanayi için yeni fırsatlar sunduğu görüşünü dile getiren Tunaoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Türkiye, uzun yıllardır dış ticaret açığı veren bir ülke konumunda. Bu açığın büyük kısmı, sanayi ürünlerinde Çin’e karşı verilmekte. Türkiye’nin ihracatı, yüzde 70 oranında ithalata bağımlı; bu oran Güney Kore’de yüzde 25, Almanya’da yüzde 30, Tayvan’da yüzde 50 seviyesinde. İthal ara malı kullanımını yüzde 50’nin altına düşürmeden ihracatı artırmak için verilen teşvik, hibe gibi destekler ara mallarını aldığımız ülkelere, ülkemizin kaynak aktarılması anlamına geliyor.

Ancak savunma sanayisinde ulaşılan yüzde 80 yerlilik oranı, diğer sektörler için de bir model sunuyor. Elektronik sektörü, savunma sanayisinden güç alarak Türkiye’nin cari açık sorununu çözmede kritik bir rol oynayabilir.”

“Küresel üretim haritası yeniden şekillenmek zorunda”

Küresel elektronik sektörünün, 2024’te dünyanın en büyük sektörü konumunu koruduğuna işaret eden Tunaoğlu, ancak üretimin Uzakdoğu’da yoğunlaştığını, dünya çip üretiminin yüzde 87’si, elektronik kart/ürün üretiminin yüzde 70’inin bu bölgede gerçekleştiğini belirtti.

Çin’in, maliyet avantajları ve üretim kapasitesiyle lider konumda bulunduğuna değinen Tunaoğlu, pandemi, arz darboğazları, Ukrayna-Rusya Savaşı ve ticaret savaşlarının, küresel üretim haritasını yeniden şekillendirme zorunluluğunu ortaya koyduğunu vurguladı.

Tunaoğlu, başta ABD ve AB olmak üzere önde gelen aktörlerin yarı ileten pazarında ellerini güçlendirmek için çeşitli tedbirler aldıklarını söyledi.

Çip Üreticileri Derneği SEMI’nin derlediği verilere göre, 2021’den 2024 sonuna olan dönemde dünya çapında 84 büyük çip üretim tesisi inşasına başlandığı bilgisini paylaşan Tunaoğlu, “Bu tesislere yapılacak toplam yatırım miktarı 500 milyar doları aşacak. Bu çerçevede 2021-2024 döneminde Uzak ve güneydoğu Asya ülkelerinde toplam 49, ABD’de 18, Avrupa ve yakın çevresinde 17 yeni çip fabrikası inşaatına başlandı.” dedi.

“Yerli üretimi teşvik edebilir”

Yaman Tunaoğlu, Türkiye’nin, coğrafi konumu, savunma, otomotiv, beyaz eşya ve tüketici elektroniği alanındaki AR-GE ve üretim kapasitesiyle, elektronik üretiminde bölgesel bir merkez olma potansiyeline sahip olduğunu belirtti.

Geçen yıl elektronik ihracatının 15 milyar doları aşarak ekonomiye önemli katkı sağladığını vurgulayan Tunaoğlu, Uzakdoğu’ya alternatif arayan küresel şirketler için Türkiye’nin, kısa vadeli ancak kritik bir fırsat sunduğunu ifade etti.

Tunaoğlu, Türkiye’nin bu fırsatı değerlendirmek için atması gereken adımları şu şekilde sıraladı:

– Çin’in Türkiye’ye uyguladığı vergilere paralel bir düzenleme, yerli üretimi teşvik edebilir. Ancak ithalata bağımlı alt sektörlerin olumsuz etkilenmemesi için dengeli bir yaklaşım benimsenmeli.

– Çin’den yatırım çekmek için ticaret anlaşmaları yapılabilir. Çin’in teknolojik yükselişine karşı rekabet yerine, her iki tarafın kazançlı çıkacağı işbirlikleri aranmalı.

– Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası savunma ve yeşil enerjiye yönelen AB ülkeleriyle ortak yatırım fırsatları değerlendirilmeli. Bakanlıkların öncülüğünde firmalar bu konuda çaba göstermeli.

– Elektronik üretimine özel serbest bölgeler oluşturularak firmalara vergi muafiyetleri ve gümrük avantajları sunulmalı.

– Yerli elektronik ürünlerin kamu alımlarıyla desteklenmesi, bu markaların küresel rekabette güçlenmesini sağlayabilir.

– Hukuki düzenlemeler, ticaret anlaşmaları ve iş yapma kolaylıklarıyla firmalar için istikrarlı bir ortam oluşturulmalı.

Bu stratejilerin, Türkiye’yi elektronik üretiminde bölgesel bir merkeze dönüştürebileceğini, ekonomik büyümeyi destekleyebileceğini ve teknolojik bağımsızlığı güçlendirebileceğini belirten Tunaoğlu, TESİD olarak Türk elektronik sanayisini daha ileri bir seviyeye taşımak için her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını kaydetti.

Önceki

Üstün Düzyalar Hakkesda Yeni Kefif: Hunach Sistemi’nde Yok Lakin Koz Hementa Çok!

Sonraki

Trump’ın birinci 100 gününün karnesi: İşte gün gün Trump’ın adımları…

Son gönderi Blog

Don't Miss

Son dakika: MHP lideri Bahçeli’den yolsuzluk soruşturması açıklaması

Son dakika haberi... MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İBB'ye yönelik

GİB, kurumlar vergisi mükelleflerinin beyan ve ödeme müddetlerinin uzatılmayacağını duyurdu

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), kurumlar vergisi mükellefleri tarafından 2024 hesap