Son zamanlarda Amerikan ekonomisindeki artan fiyatlar, hanehalklarını ve işletmeleri zor durumda bırakırken, Federal Rezerv’in faiz oranlarını hızla artırmasına yol açtı. Yükselen enflasyonun yanında hızla artan faizler acımasız bir durgunluk endişelerini körüklerken, Silicon Valley Bank’ın iflası ABD’de yeni bir finans krizinin çıkıp çıkmayacağına yönelik endişeleri artırdı. Ancak, açıklanan resmi verilere göre, enflasyonun Haziran ayında yüzde 3’e düşerek iki yılın en düşük seviyesine inerek Amerika Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırım kararlarının ekonomi üzerinde etkisinin hissedildiği sinyalini verdi.
Düşen enflasyona rağmen ekonomistler, yayımlanan verilerden aynı sinyalleri almışa ise benzemiyor. Son yayımlanan enflasyon verisinin ardından yüksek kalmayı sürden çekirdek enflasyon, dünyaca ünlü ekonomistler arasında görüş ayrılığına yol açtı.
Johns Hopkins Üniversitesi’ndeki Uygulamalı Ekonomi Profesörü olan Steve Hanke, enflasyon hikayesinin artık geride kaldığını ifade ederken, düşüşü azalan para arzına bağladı. Powell önderliğindeki Fed’in faiz artırımlarına devam etmesi halinde yüzde 2’lik hedef enflasyona ulaşabileceğini ifade eden Hanke, monetarist (parasalcı) yaklaşımını sürdürerek her şeyin para ile alakası olduğunu söyleyerek Klasik İktisat ekolüne karşı çıktı. Hanke göre, enflasyonu anlamak için parasal olmayan nedenlere odaklanmanın anlamsız olduğunu ve her şeyin parayla ilgili olduğunu ifade etti.
Öte yandan, Nobel Ödüllü iktisatçı Paul Krugman daha temkinli bir yaklaşım benimsedi. Krugman, Haziran ayındaki yüzde 3’lük enflasyon oranının mevsimsel ayarlamaları yansıtabileceğini ve yukarı yönlü revize edilebileceğini söyledi.
Allianz’ın baş ekonomi danışmanı ve eski PIMCO CEO’su Mohamed El-Erian ise Fed’in mücadelesinin ekonomiyi resesyona sürüklediği endişelerine karşın, ekonominin kesintisiz bir şekilde büyüdüğünü ve enflasyonun umursanmadığını vurguladı. El-Erian, yumuşak iniş senaryosunun enflasyon dinamikleri ve Fed’in politikalarının bir sonucu olduğunu ve gelecekte fiyatlar genel seviyesinin yeniden yükselme potansiyeline sahip olduğunu belirtti.